Önce yakın tarihi hatırlayalım. Böylece demek istediğim daha iyi anlaşılır... Bu devlet halkı üzerinde mütemadiyen psikolojik operasyonlar yapıyor. (Sebebi apayrı bir tartışma.)
Tabii psikolojik operasyon yapmak kolay değil. Ön hazırlık çok önemli... Her kesimde "eleman" bulundurmak gerekiyor: Solcu eleman, milliyetçi eleman, ulusalcı eleman, Alevi, Kürt ve İslamcı eleman.
Elemanlar o grupların içlerine nispeten genç yaşta yerleştiriliyor. Bir süre sonra o gruptan ayırt edilmesi imkânsız hale geliyorlar.

Önce Ülkücüler ve Alperenler
Devlet bir ara, solculara karşı Ülkücülerden yararlandı. Birçok Ülkücü yıllar sonra geçmişe bakıp "Bizi fena halde kullanmışlar" dedi.
Ülkücü kesim bilinçlendikçe, kullanacak yeni milliyetçiler bulmak gerekti. Buldular da: Bu kez hedef Alperenler oldu.
Nereden mi biliyoruz? Alperenlerin idolü, BBP'nin eski başkanı, rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu... Derin devletin Alperenlere kanca attığını ama elinden fazla bir şey gelmediğini şöyle ifade etmişti: "Bizim tarlayı çoktan sürmüşler..."
Yani derin devlet daha sonra yapacağı operasyonlar için Alperenlerin içine adamlarını önceden yerleştirmişti. Günü geldiğinde, Hrant Dink'i öldürmek istediklerinde, Ogün Samast sahneye çıkıverdi işte...

Şimdi de Akitçiler
Kamuoyu, partiler, aydınlar durumu fark edince, operasyonda kullanılacak kesim de değişti.
AK Parti iktidarıyla birlikte muhafazakâr kesim öne çıkmıştı. İşte bu müsait ortamda... Önceki dönemlerde Ülkücülere ya da Alperenlere yakıştırılan kimi hamleleri, bazı İslamcılar yapmaya başladı.
Eskiden "liberal-sol-demokrat" kalemlere milliyetçiler üzerinden saldırı düzenleniyordu.
Ancak o hücumların Ergenekon ile bağlantılı olduğu da ortaya çıkınca... Bu kez döneme uygun bir yayın grubu seçildi: Akitçiler...
Akitçiler kendilerine "İslamcı" diyen kişiler. Yayınlarını "İslam'ı ülkeye hâkim kılmak" için yaptıklarını iddia ediyorlar.
Ama çok ilginçtir... Liberal demokrat kalemlere hücum ederken "ultra milliyetçi" bir dil kullanıyorlar.
Uzun yıllar, TSK ve laikçiler tarafından, millet (Türkler) kavramı yerine, ümmet (Müslümanlar) kavramını koymak istemekle suçlanan Akitçiler... Saldırıyı tam da millet mevzisinden yapıyor.
Bu tuhaf durum, akla ister istemez "döneme uygun biçimde kurgulanmış bir psikolojik operasyonu" getiriyor.

Operasyonu fark etmek
Sonuç: Liberal demokrat kalemlere karşı Akitçilerin "andıçlama" tekniğiyle yaptıkları yayınlara tepki göstermediği için Medya Derneği eleştiriliyor.
Bu bağlamda, dernek genel sekreterliğinden yapılan, "Akit'in o haberleri çok sorunlu ama hangi gazetede böyle haberler çıkmıyor ki" açıklaması... Olup biteni kavrayamamaktır.
Çünkü burada durum değişik: Herkesin az çok yaptığı bir iğne sokma, çuvaldız batırma olayından değil, psikolojik operasyondan söz ediyoruz. Önce bunu görmek gerek.
"Kuklacılar" eskiden Ülkücü ve Alperen maskesi takıyordu... Bu kez sahneye Akit maskesiyle çıktılar.
Vesayet Rejimi'nden çok çekmiş bir grubun, bu işlere hevesle alet olması çok acıklı bir durum. Allah akıl fikir versin!