Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Müze devrimi

Bürokrasinin sözcüsü, yedi göbek bürokrat Faik Öztrak, "yıkılmış Osmanlı'nın hukukuna dayanarak cumhuriyetin hukukunu yok saydınız" diyor...
Bakanlar kurulu kararı, gene bir bakanlar kurulu kararıyla kaldırılabilir (yeni anayasaya göre cumhurbaşkanı kararıyla). Her ikisi de cumhuriyet hükümetinin tasarrufudur. 1934 hükümeti ne kadar cumhuriyete uygunsa, 2020 hükümeti de o kadar uygundur, ne eksik ne fazla.
Faik Bey'in mantığına göre, 1923 öncesi alınmış bütün mahkeme kararları "kadük" olur. Yıkılmış Osmanlı'nın hukuku...
Kadı efendilerin verdiği bütün hükümler, imamların kıydığı bütün nikahlar geçersiz!
Çocuklar da "nesebi gayrı sahih"...
Bütün tapu senetleri, bütün vakıf senetleri çöpe.
Darülfünun'un verdiği bütün diplomalar iptal...
Eh, bu arada Mekteb-i Harbiye'nin de.
Yani bütün Osmanlı paşaları "başıbozuk paşası" mı ilan edilecekti?
Peki 1920-1923 arası Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin verdiği ünvanlar ne olacaktı? Ortada henüz bir cumhuriyet yoktu.
Misak-ı Milli bile kadük olur o zaman, Osmanlı Mebusan Meclisi kabul ve ilan etmişti!
Önce düşün, sonra konuş Faik Bey.

***

Bir caminin müze yapılmasını "Atatürk devrimi" sayıyorlar. Yeniden camiye çevirilmesi de devrime ihanet.
Peki, Serbest Fırka'nın kendi kendini dağıtmaya zorlanması da Atatürk devrimine ihanet midir?
Serbest Fırka'nın kurulması emrini Atatürk bizzat kendisi vermişti de, o bakımdan soruyorum...
Muhalefeti yokeden Takrir-i Sükun Kanunu ne zaman çıkmıştı? 1925'te, yani Atatürk devrinde.
Peki o zaman 1945'te çok partili sisteme niçin geçtiniz, pardon, döndünüz?
Tek parti yönetimi bir Atatürk devrimi değil miydi? Niçin ihanet ettiniz?
Bugün niçin hiçbiriniz şapka giymiyorsunuz? Devrim kanununa göre şapka "giymemek" suçtur.
Atatürk devrimine göre ezanı Türkçe'den başka bir dille okumak suçtu.
Peki entellektüel bir müezzin çıkıp Fransızca okusaydı ne olacaktı? Suç işlemiş olacaktı.
Almanca okusaydı, "asker bir milletin dili olduğu için" ses çıkarmayacak mıydınız yoksa?

***

"Yaygara edemediler" demiştik...
Önce apıştılar ve sustular.
Sonra kendilerini toplayıp hemen saldırıya geçtiler.
Şimdi, on sekiz senedir denedikleri ve sonuç alamadıkları bayat formülü tekrar ısıtıp piyasaya sürüyorlar:
Ya bunlar Medeni Kanun'u da iptal ederlerse? Ya Hilafet'i getirirlerse? Ya şeriat gelirse?
Sonucunu seçimde görelim. Bakalım seçmen oylarını koşa koşa CHP'ye mi yağdıracak?

*

Sizin tek parti dönemini yaban atma

"En güzel günlerimizi henüz yaşamadık."
Kemal Kılıçdaroğlu

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA