Geçen bahar tanık olduğum bir trafik manzarasını anlatayım...
Balıkesir-Akhisar yolundayım.
Duble yol gıcır gıcır. Asfalt pürüzsüz.
Sabah erken saat olduğu için ortalık tenha.
Birden arkamda beliren bir otomobil yaklaşık 160 kilometre hızla beni solluyor.
Yanımdan geçerken bakıyorum. Arka koltuk çocuk dolu. Sürücü 40 yaşlarında bir erkek. Adım gibi eminim ki, o sırada kendini dünyanın kralı sanıyor.
Yanındaki kadının yüzünde ise belli belirsiz bir gülümseme var. Belli ki, halinden hoşnut.
Ama ben onlara bakarken içimden şöyle demekten kendimi alamıyorum: "Ah be kadın! Gülümseyerek etrafına bakacağına şu arabayı kullanan adama 'biraz yavaş' desen daha iyi olmaz mı!"
Nitekim 40 kilometre kadar sonra trafik durduruluyor. Önümdeki araçlar yavaşlıyor.
Çünkü "bizimkiler" virajı alamayıp yoldan çıkıp tarlaya girmişler!
Allahtan, ufak tefek çizikler dışında görünürde bir şeyleri yok!
Ama bir başka sefere nasıl olacak?
Esas merak ettiğim şu...
Kocası yine hız yaptığında o kadın hiç değilse çocuklarını düşünerek onu hiç uyarmayacak mı?