Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Çanakkale’de durdurduk, hayatta teslim olduk!

"Türk Efendi! Orada nasıl vakit geçiriyorsunuz? Bizim burada geçirdiğimiz güzel vaktin yarısı kadar olsun güzel vakit geçirmediğinizi iddia ederim. Bizimle beraber olan birçok arkadaşınız, sizin için onlar da burada bulunmayı isterlerdi diyor."
Okudunuz mu?
Bence bir daha okuyun...
Özellikle de günümüzün gazete pazar ekleri kıvamındaki "güzel vakit geçirmek" deyimine mim koyarak ve "burada bizimle beraber olan arkadaşlarınız" sözünü de bütün anlamlarıyla ele alarak aklınızın bir köşesinde tutun..
Bir mektup bu.
Bir propaganda mektubu.
20 Temmuz 1915'te Çanakkale, Şimal Grubu komutanlığı bölgesi 24 nolu sipere
İngilizler tarafından atılmış.

***

Son zamanlarda medyada, meydanlarda, evlerde Çanakkale muharebeleri hakkında konuşuyoruz ya hani...
Daha da konuşacağız elbet...
Ben konunun biraz farklı ve ayrıntı gibi görünen yanlarından birine dikkat çekmek istedim.
Hatırlayın...
Mehmet Akif
, Çanakkale'yi "akvam-ı beşer"in, "his yoksulu bir dünya"nın, "tek dişi kalmış medeniyet'in doğrudan "insan"a saldırısı olarak tarif ediyordu.
Bu saldırının gücünü yalnızca kolonyalist endüstrinin yüksek ateş gücü olarak görmeyin...
Sözünü ettiğim propaganda metni Batı'da tedavüle henüz girmiş ve çok tutulmuş bir deyimle Osmanlı askerini "esir" olmaya çağırıyor: "Güzel vakit geçirme!"
Osmanlı siperleri bunu değil, güzel, doğru, iyi eylemi biliyordu. Az sonra ateş edecekleri yeri gösterip düşman hastanesinin daha uzağa taşınmasını isteyecek kadar güzeldiler!
Fakat sonrasını biliyoruz..
"Medeniyet" bütün dişlerini yaptıralı çok oldu. Artık sırıtmaktan ağzını kapatamıyor.
Yirminci asrın bütün kültürel, siyasi, hayati muharebelerini "konfor" ve "keyif" çağrısı kazandı. Bugün de o saldırı ve zaferleri sürüyor.
***

Yazımı noktalamadan önce...
Yine Çanakkale'de Osmanlı siperlerine atılan bir başka propaganda metnini daha dikkatlerinize sunayım...
Siz bu metni daha geniş çağrışımlarıyla, hatta bugünün global dünyasına kadar uzatarak değerlendirin...
"Osmanlı esirleri Nil kenarında gayet muntazam bir bahçede ikamet ediyorlar. Saz ve sazendeler tedariki ile zamanı hoşça geçirmeleri temin edilmektedir. Esir zabitan için ayrı ayrı daireler tahsis edilmiş olup, yiyecek ve içeceklerine itina edilmektedir."

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA