Kendi başarıları ile değil başkalarının başarılarını karalayarak varlıklarını kanıtlamak isteyenlere, iş dünyasında "Mobber" denildiğini biliyoruz... "Mobberlik"in bir salgın hastalık gibi diğer yaşam alanlarına da sirayet etmesi galiba kaçınılmazdı... Sonuçta hiç seçim kazanamayan siyasetçilerin de mobberleştiklerini görmüyor muyuz?
Siyasi mobberlerin günümüzde emellerine alet etmek üzere kullanmayı en fazla düşündükleri kurum ne yazık ki "Yargı" olarak belirmekte...
Bizim siyasi mobberlerin kaybettikleri seçimlerin sonuçlarının yargı tarafından değiştirilmesine bel bağladıklarını sık sık görmüyor muyuz? Ya da seçimi kazanması kesin gibi görünen bir adayın adaylığının yargı tarafından kabul edilmemesi için kendilerini ortaya atan siyasi mobberler her gün ortalarda değil mi?

Rejimin araçları
Yargının "Rejim" tarafından halka karşı kullanılan bir araç konumuna düşürüldüğünü defalarca gördük. Tek parti döneminin "İstiklal Mahkemeleri", askeri darbelerin "Yüce Divan"ları bunlara örnek değil midir? Son dönemde yargının bir de "Paralel"inin bulunduğunu dehşet duyguları içinde öğrenmedik mi? Bütün bunların yanında vicdanı ile cüzdanı arasında kalanların varlığını da, yüksek yargıçların yakınmalarından öğrenmedik mi?
Adalet tabii ki toplumların düzeninin ve istikrarının temel taşıdır. Adaletin tecelli etmesini sağlayan icracı kurumlar da mahkemelerdir...
Ancak bir ülkede mahkemelerin var olması, o ülkede adaletin var olduğunu kanıtlamaz. Mahkemelerin var olması adaletin tecelli etmesi için bir şans yaratır... Ama eğer yargı mensupları kendilerini devlet içindeki bir devlet oligarşisinin mensupları olarak görürlerse veya iktidara ortak olmak için ya da birtakım çıkar çevrelerine hoş görünmek için yasaları çarpık yorumlarlarsa, o ülkede hukukun üstünlüğü değil üstünlerin hukuku söz konusu olur.

Yeter artık
Şimdi Türk yargısını bekleyen en güncel tehlike, siyasi mobberlerin kullanabildikleri bir araç görünümüne girmektir... Halkın oyları ile seçilecek bir cumhurbaşkanı arayışı sürecinde, adaylarının kendi parti örgütlerinin de, tabanlarının da, halkın da desteğine sahip olmadığını bilen ve gören siyasi mobberler, yargıyı kullanarak Tayyip Erdoğan'ı devre dışı bırakacaklarını ümit eden gösteriler yapmaktalar.
Dilerim yargı bu mobberlerin heveslerini kursaklarında bırakır.
Dilerim hiç seçim kazanamayan ve sürekli kazanan Tayyip Erdoğan'ı karalayarak varlıklarını sürdüren siyasi mobberlere de, mensup oldukları partilerin tabanı "Artık yeter" der ve onları tasfiye eder.