Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKUR TEMSİLCİSİ OKUR TEMSİLCİSİ - YAVUZ BAYDAR

İlerleme Raporu'nda medya

Avrupa Birliği'nin İlerleme Raporu'nun Türkiye'de medya özgürlüğü ile ilgili bölümü sadece yasalarla ilgili değil. Aynı zamanda ekonomik koşullar ve özdenetim de mercek altında. Yani, mesele çok boyutlu ve karmaşık

Bu hafta, gazete içeriğine ilişkin eleştirilere kısa bir mola verip, habercilik ve medya özgürlüğü konusunda önemli bir rapora odaklanmakta yarar var.
Avrupa Komisyonu'nun 2011 İlerleme Raporu ve Strateji Belgesi, okurların sürekli mercek tuttuğu gazetecilik ortamındaki farklı olumsuz etkenlere ışık tutuyor. Övgülere mazhar olan reform sürecinde "olmazsa olmaz" görülen ifade ve basın özgürlükleri haklı olarak keskin gözlem altında; serbest haber ve fikir alışverişi olmayan ortamlarda reform ve değişim süreci ya tökezliyor ya da durma noktasına geliyor. Bu yüzden, ülkemizde ifade özgürlüğünü kısıtlayan yasal mevzuatla ve sansüre/otosansüre yol açan faktörlerle ilgili eleştiriler çok önemli.
İlerleme Raporu'nun bazı başlıkları şöyle:
* Türkiye'de hassas olan konuları da içeren "açık tartışma" devam ediyor.
* Ancak mevcut yasal mevzuat ifade özgürlüğünü yeterince güvence altına almamaktadır.
* Gazetecilere karşı açılan yüksek sayıdaki dava ve soruşturmalar, "yersiz baskı" ve otoriter tepkiler habercilik üzerinde kısıtlamalara, otosansüre yol açıyor. Araştırmacı gazetecilik üzerinde caydırıcı etki yapıyor.
* İnternet sitelerinin sık sık yasaklanması endişe verici.
İlerleme Raporu'na ek olarak Strateji Belgesi'nde de bazı önemli saptamalar var. Bu belgenin asıl önemi, "eksikler"den öte yana geçerek "yapılması gerekenler"e de odaklanması.
Belgenin "tam üyelik müzakerecisi" ülkelerle ilgili (Balkanlar ve Türkiye) bazı tespit ve önerileri şöyle:
* Bu ülkelerde medya alanı genel olarak çoğulcu.
* Ancak, gazetecilik bu ülkelerde organize suç, yolsuzluklar ve yetersiz koruma önlemlerinin tehdidi altında.
* Bu ülkelerde sektörde şeffaflık eksik.
Mülkiyet temerküzü, adil rekabet koşulları eksikliği, düzenleyici kurumların bağımsız olmayışı tehditler arasında.
* Bu ülkelerde, açıklık ve çoğulculuğa dayalı medya için (yasal) güvenceler getirilmelidir, ki bağımsız ve eleştirel gazetecilik kültürü kök salabilsin.
* Bu ülkelerdeki kamu yayıncılığı ekonomik açıdan kendi ayakları üzerinde durur hale gelmeli ve özerklik kazanmalıdır.
* Medya çalışanları kapsamlı yayın ilkeleri ve meslek standartları üzerinden etkin bir "özdenetime adanmışlık" sergilemelidir.
Görüldüğü gibi, İlerleme Raporu, bizde bazı köşelerde yorumlandığı gibi, gazetecilik sorunlarını sadece bir "hükümet basını eziyor" basitliğiyle yansıtmamaya, tüm karmaşık yönlerine dikkat çekmeye özen gösteriyor.
Elbette hükümet ve parlamentoya düşen net görevler var, ama sektörde etkin sermayenin ve gazetecilerin kendilerinin de yapması gereken çok şey var.
Biz, sizlerin eleştirileri üzerinden özeleştiri ve açıklık boyutuyla ilgilenmeye devam edeceğiz. Çünkü demokrasinin temeli, "ahlak ve vicdan sahibi" medyadır.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA