Türkiye'nin en iyi haber sitesi
GÜRCAN BİLGİÇ

Bir lider hareketi

Mehmet Ali Aydınlar, Türk futbolu için gerçekten de büyük şanstı. Başkanlık süreci için yaptığı yorumda da Türk futbolu için nasıl adımlar attığını ve ne gibi endişeler taşıdığını da ortaya koydu. İstifa ettiği gün kendisinden şikayetçi olanlar bile 'samimiyetinden' hiç kuşkuları olmadığını belirtmişlerdi.
En çarpıcı yorum u , bugün 'zafer' çığlıkları atan Fenerbahçeli yöneticilerin aslında kulübü uçuruma sürüklediğini iddia etmesi idi. Kalbini Fenerbahçe'ye vermiş bir TFF Başkanı'nın, bu dönem içinde en ağır eleştirileri yine Fenerbahçe yönetiminden alması ve ardından gelecek konusunda endişeler taşıması çok ilginç. Aydınlar, bir meydan okumayla döndü. Bu noktada federasyon yönetimi sürecindeki kimliğiyle, spor adamlığı dönemindeki kimliğini hiç değiştirmediğini belirterek yönetim kariyerindeki gelecek planlarını da ortaya koydu. Fenerbahçe Başkanlığı için hevesini koruduğunu belirtirken, artık kulüp için bir alternatif olduğunu da kesinleştirdi. Şöyle ki; Şampiyonlar Ligi'ne katılmadıkları için federasyonu topa tutan Fenerbahçe yöneticileri yüklü bir tazminatın peşindeler. Hukuki sürece baktığımızda itirazları Tahkim Kurulu tarafından reddedildiğinden haklı çıksalar bile parayı TFF'den tahsil edemiyorlar. Zaten UEFA da savunmasında topu TFF'ye atıyor. Ama Aydınlar, "Eğer tazmin edilecek bir bedel varsa bunu ben şahsen karşılarım ama süreç onları haksız çıkartırsa kulüp adına hepsinden hesabını sorarım" diyor. Bu bir lider hareketidir. Yıllardır Aziz Yıldırım'ın tek adamlık modelinde 'yaptım, oldu' sistemiyle yönetilen Fenerbahçe'de ilk kez hesap sormaktan bahseden bir ses çıktı ortaya. Bundan sonra Fenerbahçe yöneticileri endişelerini paradan uzaklaştırıp, kulübün Türkiye'de ve Avrupa'da sahada kalması için artırmalılar. Yoksa Aydınlar'ın başında olabileceği bir sessiz çoğunluk bu tarz kararların üstüne gidecek.

YASA MI?
Bana tek ters gelen konu, soruların ve yorumların sadece Fenerbahçe-Aydınlar ilişkisi üstünden yapılması. Çünkü ortada daha büyük kaygılar vardı. Bunların başında da Profesyonel Kulüpler Yasası geliyordu. Dernekler kanununa göre yönetilen on milyonlarca dolarlık bütçeleri, Aydınlar ayrı bir kanunun içine sokup disipline almayı sağlayacaktı. Böylece kimse kafasına göre harcama yapamayacak veya kulübü kendisine istediği gibi borçlandıramayacaktı. Kulüpler Birliği'nin Genel Kurul sürecinde kendi verdiği önergeyi reddedip federasyonu da istifaya yönlendirmesinin arkasında bu denetimden uzaklaşma çabası da olabilir. Bu konuda tek bir kelime edilmedi, konu gündeme gelmedi.
Sonuçta Türk futbolu Aydınlar'ı kaybetti ama Fenerbahçe yeni bir lider kazandı. Bundan sonra herkes daha dikkatli olmak zorunda. Soruşturma sürecinde Fenerbahçe yönetimine şartsız destek veriliyordu. Artık karşılarında bu desteği sahiplenip gerektiğinde hesabı sorma gücü olan önemli bir alternatif oluştu.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA