Dün Roth ablamızın masum(!)
Taksim gezisini yazdım…
Aslında Roth'un geliş nedeni Merkel'in esip gürlemesinden belli ya neyse.
Üstelik kuzu postuna bürünmüş Alman vakıflarını da içimize sokmuş.
Binbir suratlı bu vakıfların Türkiye'de çevirdiği filmlere daha önce dikkat çekmiştim.

Ne hikmetse bu vakıflar, Türkiye'nin büyümesinin önündeki en büyük engel.
Mesela Bergama'da altın çıkarırız 'çevreci' maskesiyle karşımıza çıkarlar.
Karadeniz'de 'HES' yaparız, Fadime ninemi ağaçlar kuruyacak diye kandırıp, santralin yapılmasına engel olurlar.

Alman vakıflarının en sinsisi Konrad Adenauer vakfıdır…
Bu vakıf bir takım etkinliklerle yerel basını kontrol eder.
Bazı basın kuruluşları vakfın uydusu gibidir…
Konrad Adenauer gazetecilere 'ödül' adı altında rüşvet de dağıtır.
Amaç bellidir…
Medya gücünü kullanmak.

Dr. Necip Hablemitoğlu Alman vakıflarını deşifre ettiği için öldürüldü.
Hablemitoğlu Almanların maskesini düşürmüştü.
Tabii 'takke düşüp kel görününce' tarihçi, yazarımıza evinin önünde kanlı bir suikast düzenlediler.
Hablemitoğlu cinayetinin failleri, maalesef hala bulunamadı.

Dikkat edin bu vakıflar, Bazen Bergama'da, Bazen Karadeniz'de, Bazen Kaz Dağları'nda, Bazen de Hasankeyf'te, karşımıza çıkarlar.
Her yerde 'çevreci' maskeyle gezer ve milyarlarca dolarımıza engel olurlar…

Ülkemizde nerde önemli bir yatırım varsa, Alman vakıf ve dernekleri de oradadır.
Amaç yatırımı engellemek.
Ilısu barajı yapılırken de, bu vakıf ile Alman milletvekilleri çevreci söylemlerle projeye engel olmaya çalıştı.
Yerel işbirlikçilerine protesto ve eylemler tertipletti…
Aynısını Karadeniz'de yaptılar…
Fırtına Vadisi'ndeki HES'e de böyle engel oldular.
Ilısu Barajı ile ilgili gerçekleri Hasankeyf Kültür Derneği Başkanı Çoban Ahmet'in yaşadıklarıyla size aktaracağım…

Alman Başbakan Angela Merkel Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğine sürekli karşı çıkıyor.
Niye?
Yeşiller Eşbaşkanı Roth Türkiye kazan kendi kepçe misali gezip duruyor.
Niye?

Şimdi de Gezi Parkı eylemlerinin başladığı günlere dönelim.
Ne tesadüf.
Türkiye'nin notu yükselmiş.
60 milyar dolara yakın uluslararası havalimanı ile köprü ihalesi de yapılmış, Ekonomi tıkırında, Büyüme oranımız süper, THY dünyanın bir numaralı havayolu olmuş…
Uçuyoruz yani…
Kanal İstanbul'un ihalesi de yakında yapılacak…
Otoyollar, tüpgeçitler, hızlı trenler ve savunma sanayimizdeki çarpıcı gelişmeler…
İşte tam bu sırada ortalık savaş alanına dönüyor.
Dahası döndürülüyor…
Gıdalara, yakıta yüzde yüzlük zam yok.
Yunanistan gibi işsiz kalanda yok, Sebep ortada işte.

Roth abla(!) da böyle bir zamanda Taksim'e çıktı…
Garip değil mi?
Güya arkadaşlarıyla buluşmuş…
Ablamız biber gazı yedi ama, muradına da erdi.
Türkiye'yi dünyanın gündemine sokmayı başardı ya…
'Sen misin ağaç kesen' Pardon, pardon.
Boyumuzdan büyük işlere kalkışmışız(!)
Esas mesele bu.
Gerisi hava civa...