"Derhal burayı terk et…
Atın onu dışarı!"
Bu sözler kazara Başbakan'ın ağzından çıksaydı, Aydın Doğan medyası, AMK'nın Sözcü'sü, Yurt ve Aydınlık gazeteleri neler yazardı neler.
Örneğin Mehmet Yılmaz, Ahmet Hakan, Yılmaz Özdil, Bekir Coşkun, Emin Çölaşan, Uğur Dündar, Cüneyt Özdemir ve Ertuğrul Özkök… Saymadıklarımız da var.
Bunlar kalemlerini satır yapar Başbakan'ı lime lime ederdi.

Tetikçiler akla hayale gelmeyen ne senaryolar uydururdu Allah bilir.
Ama söz konusu Kemal Kılıçdaroğlu olunca dut yedi vicdansızlar.
Üç maymun oldular.
Görmeyen, duymayan, konuşmayan...
Tek satır yazmadılar.
Niye?
Niyesi belli değil mi?

Adam grupta gözlerini geriyor, burnundan soluyor ve birden hiddetli şekilde kürsüyü yumruklamaya başlıyor…
Çıldırmış gibi gariban vatandaşa bağırıp çağırıyor.
Ve kapı dışarı ediliyor.
Zavallı ne yaptı ki?
Adayı beğenmedi…
Olamaz mı?
Orası faşist bir partinin grubu mu?
Hani özgürlükçüydünüz?

KK ağzına geleni söylüyor.
Sesi bebeleri ağlatıyor.
"Atın onu dışarı." "Çıkarın dışarıya."
"Kim ne derse desin."
Hani demokrattınız?
CHP lideri kendisine yönelik küçük bir eleştiriye bile tahammül edemedi.
Kürsüyü yumrukladı, avazı çıktığı kadar bağırdı ve protesto eden partiliyi salondan dışarı attırdı.

Neymiş efendim; Genel başkan konuşurken konuşulmazmış…
Başbakan konuşurken konuşana ne demeli?
Ya daha iddianamesi hazırlanmayan tutukluları uyduruk kasetlerle idama mahkum etmeye ne demeli?
Hani yasalara saygı? Her şey ayrıntılarda saklıdır…
O kürsüyü yumruklamasını Doğan medyası gibi görmezden gelemeyiz.
O ayrıntı, sakladığı ruh halini gösteriyor…

Kılıçdaroğlu, "Çankaya'da Sandıklar Filizleniyor" programında da bir kadın partilisini kovmuştu.
Kadını aşağıladı.
Adamı Allah böyle şaşırtır işte.
Kürsüyü yumruklaması, kadına hakaret etmesi onun gerçek kişiliğini ortaya çıkardı.
Adam doğruluğu tartışmalı, yayını yasak kasetlerle şov yaparak suç işledi.

Bu adam değil miydi Başbakan Erdoğan'a diktatör diyen?
Allah aşkına söyleyin asıl diktatör kim?
Bakın Zaman muhabiri de bu ülkenin başbakanını başka bir ülkenin başbakanının yanında küçük düşürmeye kalkıştı.
Ama cevabını aldı.
Soruları yalan, senaryosu ise tezgahtı…
Uyduran da soran da Zaman'cılardı yani..

Today's Zaman'ın yazarı İhsan Yılmaz'ı da hayretle izledim.
Nasıl sinirlendim bilseniz.
Başbakan hakkında kullandığı o ifade sırasında orada olsaydım, onu bir güzel pataklardım.
Gözleri dönmüş.
Peki Başbakan adama bir şey dedi mi?