Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NUR ÇİNTAY

Berlin duvarları Türkçe konuşuyor

Bizimkiler kaça ayrılmış?
Berlin'de yaşayan Türkiyeliler kabaca üçe ayrılıyor sanki. 1. Bin yıldır burada oturmasına rağmen beşten fazla Almanca kelime öğrenmemiş, kendi gettosundan dışarı çıkmayan, sıfır adaptasyon ve sonsuz direnç formülünü benimsemiş olanlar. 2. İkinci nesil, biraz ayak uydurmuş ama ne tam buralı olabilmiş ne de Türkiyeli kalabilmiş sıkışıklar. İki dilde de arada kafa göz yara yara anlaşıyor, şehrin 'multi-kulti' havasına katkıda bulunuyorlar. 3. İyi eğitimli, akıcı Almancalı, Batılı edalı, çoktan oralı olmuş, kabul görmüş tipler. Tasarım, sinema, fotoğraf gibi daha entelektüel ve havalı alanların sakinleri... Evet, bu defa üç numaradayız, Kreuzberg'de, Oranienstrasse'de. Ayşe Erkmen'in 'Evde' projesi kapsamında 1994'te yaptığı bu cephe çalışmasının olduğu binanın altında da popüler bir kafe Bateau Ivre bulunuyor.


Sanma sakın özelsin!
Yemyeşil, kocaman bir park burası ve de şansımıza, hava mis! Çimenlere yayılanlar, yürüyüş yapanlar, bisiklete binenler, köpekle oynayanlar, çocuğunu oyalayanlar... Herkes neşeli, coşkulu görünüyor. Arabeske bağlamış kimse yok, en azından görüş alanımızda... Ama o da ne? Bu duvar... "Sanma sakın özelsin" diyor. "Birinde kül olduysan, bir başkasını ısıtamassın"; iki 's' ile, "ayakta duramazken bile koştum sana"...

Dün üç buçuğa kadar
Kreuzberg'in resmi dili Türkçe olabilir! Türkiye'den gelenlerin en yoğun biçimde yaşadıkları bu semtte, yer gök Türkçe tabela. Dönerci, kebapçı, market, butik, kuyumcu, tatlıcı, züccaciye, terzi, balıkçı, kuaför, fotoğrafçı, ucuzcu ve aklınıza gelecek başka her nevi dükkân burada. Türkçe bir duvar yazısı, afiş vs de çok normal. Burada acayip olan, dün üç buçukta bir şey olup 'dünyanın' bozulması değil, dün üç buçuğa kadar her şeyin yolundaymış gibi algılanması!


Döner de, hangisi?
Sevdiğinin adını duvara yazmak... Ama hangisi? İçine koydukları salata, soğan, sos ile kimine göre dönerlikten çıkan, kimine göre daha da lezzetlenen Berlin döneri mi? Yoksa 'Sessiz Gemi'nin tersine, gitti ama döner mi?

Kentsel dönüşüm her yerde...
Gentrification (mutenalaştırma) pek çok durumda insanı arada bırakan, ne düşüneceğini şaşırtan bir iş. Çağdaş bir yüzü oluyor semtin, şıklaşıyor evet ama bir dolu insan da yerinden oluyor, sürülüyor, isyan ediyor, direniyor. Eskinin sefil Kreuzberg'i de epeydir ilgi çeken, rağbet gören, dolayısıyla da fiyatları yükselen bir bölge. Neukölln'le beraber, artık makbul. Spati (Spatkauf da deniyor) gece geç saatte açık olup cipsten şekere ıvır zıvır atıştırmalık satan dükkan demek. Bez afişten anladığımız, bu spati tehlikede...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA