Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NUR ÇİNTAY

Kabare yıldızı böyle olur!

Hafıza nasıl da numaracı ve güvenilmez. İstanbul'a ilk defa 1994'te geldiğini söyleyince, biz de aramızda hangi yıldı diye konuştuk.
Onu 2005 ya da 2006'da izlediğimiz üstüne iddiaya girebilir, bunun Aya İrini'de olduğunaysa yemin edebilirdim.
Kontrol edince morardım, zira olay 2002'de Lütfi Kırdar'da geçmiş!
Tam bu vakitler; Afife Ödülleri sırasında.
Sonra da nasıl büyülendiğimi yazmışım Radikal 'e (Google'sız bir hayatta ne yapıyorduk? Zannede zannede, aldana aldata, yalan bir dünyada yaşıyormuşuz demek)...
Ute Lemper, Salı akşamı bir kere daha aramızdaydı. Bu defa CRR'de. Yine son derece formdaydı; sesinden, enerjisinden, cazibesinden hiçbir şey kaybetmemiş.
Alman asıllı bir kabare/müzikal yıldızı Ute Lemper. Çok iyi bir şarkıcı artı çok yetenekli bir oyuncu...
Oyuncu değil de aktris diyelim; hissettiriyor bunu size.
Yine coştu CRR'de; şakıdı, uçtu... Last Tango in Berlin gösterisinde bizi Brecht ve Kurt Weill'la Berlin'den yola çıkardı, Jacques Brel ve Edith Piaf'la Paris'e, Astor Piazzola'yla Buenos Aires'e götürdü.
Ute Lemper'le gezmek büyük keyif doğrusu...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA