Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AİLENİZİN DOKTORU DR. EREN EROĞLU

Tansiyonu olan az ekmek yemeli

Hipertansiyon hastasıyım. Doktorum tansiyonumun yükselmemesi için ekmek ve hamur işini azaltmamı söyledi. Bu tavsiyeye uymalı mıyım? A.N./Mardin
Sabah, öğlen, akşam her öğünde ekmek yiyip yanında da hamur işleri tüketiyorsanız, karbonhidratın yanı sıra tuz da almış olursunuz. Biz Türkler, aşırı tuz tüketiyoruz; neredeyse günlük olması gerekenin üç katı kadar.

TUZUN FAZLASI ZARAR
Tuzu da en çok ekmekten alırız. Belki bir dilim ekmekte çok miktarda tuz bulunmayabilir ama dilim sayısı arttıkça alınan tuz miktarı da artar. Vücut fonksiyonları için önemli olan tuz, fazla tüketildiğinde zararlı etkilere neden oluyor. Tuz; yüksek tansiyonun ortaya çıkmasında ya da tedaviye dirençli olmasında önemli rol oynuyor. Yüksek tansiyon ise kalp krizi ve inme riskine neden olur. Bu nedenle tuz alımının kısıtlanması, tansiyon tedavisinde önemlidir. Ekmeği az ya da tuzsuz tüketmek, tansiyon tedavisi için önemli bir adımdır.

BEYİN KOLAY KOLAY SARSILMAZ
Her kafayı çarpan, beyin sarsıntısı geçirir mi? Beyin sarsıntısı nasıl anlaşılır? Bu konuda neler yapmak gerekiyor; bilgi verir misiniz. Y.U./Çankırı
Bir travmanın, beyin sarsıntısına neden olabilmesi için çok kuvvetli olması gerekir. Düşme ve çarpmalardan sonra bilinç kaybı olabilir ya da sadece baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, görüntü bulanıklığı, baş ağrısı görülebilir. Bir travma sonrası ortaya çıkan bu belirtiler doktora gidilmesi gerektiğini işaret eder. Her ne kadar sarsıntı çok şiddetli olmayan bir beyin hasarı olarak kabul edilse de, yeterince istirahat edilmezse kalıcı hasarlar bırakabilir.

KARACİĞER KENDİNİ YENİLER
Kist nedeni ile karaciğerimin yarısını aldılar. Gittiğim son kontrolde karaciğerimin büyüdüğünü söylediler; bu mümkün mü? S.E./Samsun
Karaciğer, bir kısmı alındığında ya da hasar gördüğünde kendini yenileyebilen yegane organdır. Karaciğerin yüzde 70 kadarı alınsa bile; bir-iki hafta içinde tekrar işlevlerini yerine getirecek büyüklüğe ulaşır. Karaciğerdeki tahribatın, hücrelerde bölünüp çoğalma etkisi yaratan bazı faktörleri harekete geçirdiği sanılmaktadır. Bu nedenle insanlar karaciğerlerinin bir bölümünü rahatlıkla bir başkasına bağışlayabilirler; karaciğer yetmezliği oluşmaz. Her ne kadar çoğu bağışçı akraba olsa da; bağış yapan kişinin, bağışlanan ile akraba olmasına gerek yoktur.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA