MAÇIN kadroları elimize ulaştığında şaşırdığımı ifade etmeliyim. A.Gücü maçında orta sahanın dinamosu Necip ikinci yarı oyundan alındığında da çok şaşırmıştım. Aurelio- Fernandes ikilisinin yan yana orta sahayı zaafiyete uğrattığını birçok maçta izlemiştik. Carvalhal'ın Bursa karşısında tedbirli oyun ve kontrollü başlangıç adına Egemen'i sola çekip, defansın göbeğinde Sivok ve Sidnei tercihi anlaşılabilir bu durum! Ancak N'Diaye, Adem, Batalla ve Turgay gibi dinamik oyunculardan kurulu Bursa orta sahasına karşı Aurelio, Fernandes, Quaresma, İsmail dörtlüsü zaafiyete yol açtı. Orta saha hakimiyeti peşinen ev sahibine bırakıldı. Beşiktaş'ın golü erken bulan Bursa'ya karşılık verememesi ve pozisyon üretememesinin başlıca nedeni de buydu. Topa hakim olamayan, rakibin presine karşılık veremeyen bir takımın pozisyon üretmesi de beklenemez. Bursa'nın bu üstünlüğü Bangura'nın kırmızı kartla atılışına kadar sürdü.
Bangura'nın ağzından, maç başlamadan küfür yemeye başlayan Egemen'e tribünlerin bu tavrından mı etkilendi bilinmez, gereksiz bir pozisyonda yardımcı hakem Adil Sinem'in yanında bir şeyler döküldü. Küfür var mı yok mu, ya da şiddeti nedir onun takdiri de, vebali de Adil Sinem'e ait!

SAĞLAM'I DA TEBRİK ETMELİ
Kritik nokta şu.. Bursa 10 kişi kaldıktan sonra Beşiktaş oyunu ancak dengeledi. Birilerinin Carvalhal'a dizindeki kronik sorundan dolayı Aurelio'ya fazla yüklenilemeyeceğini ve yüklenilirse Aurelio'nun gücünü idareli kullanma yoluna gittiğini söylemesi gerek. Eminim ki bu problemden haberi yoktur. Beşiktaş'ın maç kazanmak için orta sahayı dinamik tutmaya, dinamik orta saha için de Ernst ve Necip'ten en az birine ihtiyacı var. Sözün özü: Beşiktaş orta sahayı güçlü tutarsa her maç Quaresma, Sidnei, Holosko ve Sivok gibi kurtarıcılar aramasına gerek kalmaz. Aksi halde Bursa'daki gibi korku filmleri sık izlenir. Bu arada play-off kovalayacak dinamik bir takım kuran Ertuğrul Sağlam'ı da tebrik etmek gerek.