Geçen hafta sanal ortamda dolaşan bir gönderiye çok güldüm. Nebahat Çehre ile Prof. Canan Karatay'ın fotoğrafları yan yana kullanılmış.
Nebahat Çehre her zamanki gibi genç kızları kıskandıracak kadar güzel, pürüzsüz ve bakımlı...
Canan Hoca ise bildiğiniz gibi. Çirkin değil elbet ama yılların deneyimi, yüzüne müzik portesi gibi çizgi çizgi işlenmiş halde.
Fotoğrafların altında şöyle yazıyor: "Nebahat Çehre 1943, Canan Karatay 1944 doğumlu...
Siz en iyisi Nebahat Çehre'nin söylediklerine inanın!"
Tabii ki bilim her şeyin üstündedir.
Canan Hoca, ömrünü bilime vermiş. Söylediği, dinlenecek haliyle...
Ama bir de 'Ölümsüz İskoçyalılar' ve 'Benjamin Button'lar' var ki, onların önünde bilim de çaresiz kalıyor!