Acun, bu kez Yetenek Sizsiniz Türkiye'yi kısa tuttu. Her ne kadar yarışmanın imajı 'yaz dolgusu' gibi görünüp yara almış olsa da bence böylesi daha iyi oldu. Zira Survivor All Star'ın müthiş etkisinin hemen ardından kimsede yarışma takip edecek mecal kalmamıştı. Ayrıca izleyici, çoğu bıkkınlık veren seçme bölümlerinden kurtulup işin özüne vakıf oldu.
Bu yıl bende iz bırakanlar arasında İrem ve harika köpeği Cash başı çekiyordu. Ama Türkiye, beş yılda iki kez bir köpeğin birinci olmasından doğabilecek sosyal travmayı hesap etmiş olmalı ki, sevimli köpek ve eğitmeni finale kalamadı. Bir de 60'lı yaşlarını ortalamasına rağmen gençlere taş çıkartan Hakan Uyarım ağabeyim vardı ki, Tom Jones şarkıları ile başlayıp 50 Cent ile bitirdiği inanılmaz repertuvarıyla beni benden aldı. Diziciler, programcılar, iki yıldır ekrandaki müthiş şovlarıyla büyüleyen bu sürprizli kişiliğe hâlâ nasıl mesafeli durabiliyorlar, doğrusu anlayamıyorum.
Finalde bir rap grubu ile 16 yaşında bir stand-up'çı kaldı. Oyum ve gönlüm genç komedyen Yunus Karaca'dan yanaydı. Nitekim halk da, bu tür yarışmaların çoğunda olduğu gibi yeteneğin yanı sıra 'doğallık ve samimiyeti' oylayarak Yunus'u birinci yaptı.
Yarışmanın yeni bölümleri için bir de naçizane öneri: Finale kadar yarışmanın kaderini sadece bir salon dolusu seyircinin inisiyatifi belirliyor. O salonda hangi yarışmacının ailesi, akrabası, aşireti fazlaysa; şansı yükseliyor. Bence tüm oylamaların ülke genelini kapsayacak SMS üzerinden yapılmasında fayda var.