Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Bir köpeğin gözünden insanların acımasız dünyası

Geçen hafta Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un sokaktan evlat edindiği ve Pergel ismini verdiği köpeği bakanlığın maskotu yapıp tüm okullara 'Bahçenizde bir hayvan besleyin' çağrısı yapmasını takdirle karşıladığımdan söz etmiştim.
Bugün söz okurda. Huban Seda Aras, kendini gariban bir sokak köpeğinin yerine koyup yaşadıklarını harika bir şekilde öyküleştirmiş. İşte 'empatinin' ne olduğunu anlatan o şahane yazı:
"Yüksel Bey, izninizle sizinle sıcak yaz günlerinde sokak hayvanlarına dikkat çekebilmek adına yazdığım küçük bir hikayemi paylaşmak istiyorum.
Hıncal Bey'e de gönderdim.
Eğer dikkate alıp paylaşabilirseniz sevinirim. Şimdiden teşekkürler.
Bugün de yiyecek derdine düşmenin zamanı geldi. Çöp kutusunun yanında eşsiz bir koku duyunca o tarafa doğru koşarak gittim. Etti sanırım.
Benden önce gelenlerden bazıları yerde yatıyordu.
Uyuyorlar galiba. Tam karşımdan biri daha geliyor, ondan önce yemeliyim o lezzetli koku saçan yiyeceği. Hedefe kitlenmiş bir avcı gibi, sessiz ve derinden ilerlerken ayağım bir şeye takıldı. Sokak arkadaşlarımdan biri yerde yatıyordu.
Ağzından çıkan o beyaz sıvı da ne öyle! Kesik kesik nefes alıyor ve mırıldanıyordu:
'Şuradaki etten yedim, başım dönmeye başladı, kıpırdayamıyorum.
Çok susadım. Bana su bulur musun?' Et nasıl lezzetliyse, susatmış olmalı.
Anlaşılan bugün de nasibimde et yemek yokmuş. Su nereden bulabilirim? Gözlerimi kapatıp geçtiğim yollardaki su kaplarını tarıyorum. Bazı kapların dolu olduğunu hatırlıyorum. Tabii herhangi bir yaratık bunları devirmediyse.

NE OLUR ÖLMESİN
'Çabuk ol. Sanırım ölüyorum.' Ölmek mi? Depara kalkıp koşmaya başladım. Ölmek dedi, ölüm. Yetişemeden ölmesin, ne olur. Peki ama neden ölecek ki? Buralarda bir yerde su kabı olacaktı. Hah işte orada.
İçi boştu. Başka bir yerde daha olmalı, düşün düşün... İki arka sokakta vardı, yanılıyor olamam. Bir çeşme... Açabilir miyim ki? Su içiyor biri. Nasıl yapıyor? Yerdeki bir yere bastı ve su açıldı. Denemeliyim. Çeşmenin başına geçtim. Patim ile sağa sola basıyorum su gelmiyor.
'Kışt, hoşt...' Sinirli bir ses, "Hoşt dedim, hoooooşt!.." Sinirle arkamı döndüm, arkadaşım ölüyor, su içecek. 'Havv...' Canım acıdı, ne attı bana, sopa mı o? Sopayı atan kişiye döndüm, dişlerimi göstererek, 'Hırrrr...' Yanındaki insan yavrusu arkasına saklandı. Bu görüntüyü görünce, kenara çekildim. Senle uğraşamayacak kadar acelem var. İlerlemeye devam ettim, bir kap gördüm.
Koştum ona doğru. Devrilmiş...
Açım ve arkadaşım ölmek üzere.
Kabı dişlerimin arasına sıkıştırdım ve o kadın orada olsa bile gidip bu kabı dolduracaktım.
Koşarak çeşmenin başına gittim.
Nereye basıyorduk? Sağ patimle denedim olmadı, sol ile denedim olmadı.

BÜTÜN KAPLAR DOLU
Biri geliyor yine. Bu sefer hiç acımayacağım. Beni kovmaya çalışırsa, dişlerimi geçirip suyu yetiştireceğim. Arkamdan 'Ya, sen su mu içeceksin, sen ne tatlısın' diye yanaşan ince sesli biri. Belki bana yardım eder. Hemen döndüm, ağzımdaki kabı gördü ve su düğmesine bastı. Kabı bırakıp suyumu içtim. Kabı almak için kafamı kaldırınca, düğmeyi bıraktı.
Kap ile bacağını dürttüm.
Enteresan bir şekilde anladı.
Tekrar bastı düğmeye. Kabı tuttum ve doldurdum. Başımı sevmesine izin verdim. Elindeki bir şeyden ışık çıktı. O da neydi öyle? Geri döndüğümde, su isteyen arkadaşım ve karşımda o leziz yiyeceği yemek için gelen köpek nefes almıyorlardı.
Yine de ağzına doğru dayadım suyu. 'Yetişemedim özür dilerim' diye ulumaya başladım.
Ertesi gün, yollardaki su kapları doluydu. Üstlerinde de, o ince sesli kızın çektiği fotoğrafım vardı. Bir baba ve yanında kızı okuyorlardı, kulaklarımı dikip dinledim. 'Sizin devirdiğiniz bu su kapları, bir köpeğin ağzıyla taşıyıp çeşmeden doldurmak için uğraşmasına ve bu sırada dostlarını kaybetmesine neden oluyor.' Bir fotoğraf daha vardı, ilkinden küçük.
Ölen arkadaşımın ağzına doğru su kabını ittiğim an..."

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA