Türkiye'nin en iyi haber sitesi
PROF. DR. BENGİ SEMERCİ

Çocuklarda cinsel gelişim

Bebek henüz anne karnındayken, bir anlamda ailenin beklentisiyle bebeğin cinsiyeti belirlenir. Aileler, kız ya da erkek çocuk beklentisine göre hazırlık yapar ve isim düşünürler. Doğduğu zaman bebek eğer beklenen cinsiyette değilse, aile fark etmeden bebeği istediği cinsiyete uygun yetiştirmeye başlayabilir. Bebeklikten itibaren kız gibi giydirilen, saçları uzatılan erkek çocuklar, ya da erkek gibi giydirilip, oyunları yönlendirilen kız çocukları gibi... Bu davranışlar doğal olarak bebeği bir kargaşaya götürür. O nedenle bebeğin cinsel kimliğinin oluşumunda ilk adım, doğarken getirdiği cinsel kimlik ve ailenin bunu kabullenmesidir.

ÖZDEŞİM
Çocuklar, kadın ve erkek olmayı anne ve babalarıyla özdeşim kurarak öğrenirler. 3 yaş civarında kız çocuklar, annelerini taklit etmeye, makyaj malzemelerini gizlice kullanmaya, onların elbise ve ayakkabılarını giymeye çalışırlar. Erkek çocuklar da baba gibi konuşma, yürüme, davranma yanında onunla traş olma gibi taklit davranışları gösterirler. Bu dönemde çocukların özdeşim yapabilecekleri bir model yoksa, ya da model uygun değilse, yani anne veya baba çocukla ilişki kurmuyor, uzak duruyorsa, çocuk karşı cinsle özdeşim kurabilir. Özdeşim modelinin anne ya da baba olması şart değildir. Anne ya da baba yerine geçebilecek bir kadın ve erkek modeli de çocuğun sağlıklı özdeşim yapmasını sağlayabilir. Kız ve erkek çocuklar bir yandan bu özdeşimi kurmaya çalışırken, bir yandan da karşı cinsten olan ebeveyne hayranlık duyarlar. Anne babanın arasına girmeye, dikkatleri kendi üzerlerine çekmeye çalışırlar. Bu dönemde sık duyulan konuşmalardan biri, kız çocukların babalarına, erkek çocukların da annelerine "Büyüyünce seninle evleneceğim" demesidir. Eğer bu konuşmalarda çocuk aşırı utandırılırsa cinsel gelişimine ilişkin ciddi sorunlar çıkar. Benzer şekilde bu duygunun aşırı desteklenmesi de sorunlar yaratır. Bu durumda en uygun yanıt "Biliyorum beni çok seviyorsun, ben de seni çok seviyorum, ama çocuklarla anne ve babalar evlenmezler" olmalıdır. Bu soruya "Terbiyesiz! Bir daha duymayayım" ya da "Tabi canım evleniriz" şeklinde yanıt vermek, çocuğu kargaşaya sürükler. Benzer şekilde bu yaşlarda çocukları dudaktan öpmek, onların yanında sakınmadan bedenin gösterilmesi uygun değildir. Çocuğun kuralları yanlış öğrenmesine ve gelişiminde kargaşaya neden olur. 3 yaşına kadar cinselliğinin farkında olmayan çocukta bu yaşda cinselliğe ilgi başlar. Bu dönemde çocukların ilgisi, kendi bedenlerini, cinsel organlarını ve diğer çocuklardaki durumu öğrenmeye yönelir. Bir yandan kendi bedenini inceleyen çocuk, diğer yandan da karşı cinsin farklılığını anlamaya çalışır. Bu merakı gidermek için doktorculuk, evcilik gibi oyunlar bu dönemde en ilgi çeken oyunlardır.

CİNSELLİĞİ FARK ETMEK
Erkek çocuklar, kız çocukların niçin penisi olmadığını anlamaya çalışır. Kız çocuklarının penisini kaybetmiş olduğunu düşünen erkek çocuklarının aksine, kız çocuklar büyüdüklerinde penisleri olacağını umut ederler. Penisini kaybedeceğinden korkan erkek çocuk, bir yandan babaya benzemeye çalışmakta, bir yandan anneye hayran olduğu için babası tarafından cezalandırılacağından korkmaktadır. Cinsel gelişim ön plana çıktığı ve pipisi en önemli şey haline geldiği için, en büyük ceza onu yitirmesi olarak benimsenir. Bu korkuları yaşayan çocuğun 3-6 yaş arasında sünnet edilmesi, pipisini kesmekle ilişkili şakalar yapılması korkusunu artırır. Eğer babayla iyi ilişki kurulamamışsa, baba aşırı sert ve uzaksa, bu korkular artar ve çocuk özdeşimini sağlıklı yapamaz. Ama babayla ilişkiler sağlıklı olursa, bu korkuyu yener ve "baba gibi" olmaya çalışarak sağlıklı bir şekilde özdeşimini ve cinsel kimliğini tamamlar. Benzer şekilde kız çocukda anneyle sağlıklı bir ilişki kurarsa gelişimi sağlıklı olur, penis beklentisi sona erer. Bu dönemde erkek çocukların sık sık pipilerini ellemeleri onu kontrol etmelerinden kaynaklanır. Her dönemde çocukların sorularına yaşına uygun yanıt vermek, onların gelişimlerine uygun davranmak ilerisi için cinsel kimliği doğru, yeterli bir nesil yetiştirmek demektir.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA