Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ELVAN DEMİRKAN

Yolculuğunuz nereye?

Koşulların nasıl hissettiğimizi dikte etmediği, yetersizlik hissinin hayata karşı tavrımızı yönlendirmediği bir hayat...
Gün geçtikçe daha çok insan; internete, gurulara, kitaplara, koçlara yönelerek böyle bir arayışın içine giriyor.
Ancak bu tip arayışta bazen kendimizi daha da çıkmazda hissedeceğimiz yollara girebiliyoruz. Kendimizi bulmaya çalışırken kendimizden daha da uzaklaşabiliyoruz.
Spiritüel yolculuk; beğenilme endişesi ile yaşamanın ötesinde, kişinin kendi otantik kişiliğini keşfetmesi ve bu kişilikle aynı hizada bir hayat yaşamasıdır.
Ancak salt Twitter'da ve Facebook'da özlü sözler paylaşmak sizi 'spiritüel' yapmaz. Önemli olan (sıra beklemeden) bu öğretileri kendi hayatınızda ufak da olsa uygulamaya başlamaktır.

OTANTİK KİŞİLİK
Spiritüel yolculuk; kendinizi kocaman bir soru işareti olarak gösterir; kendiniz, eşiniz, işiniz ve nasıl yaşadığınız ile ilgili pek çok soruyu sorup bunların sonucu ile de yüzleştirerek otantik kişiliğinizi ortaya çıkartır. Amacı budur zaten.
Benim kendimi daha iyi anlayabilmek ve hayatımı kolaylaştırabilmek için kendime sorduğum sorulardan bazıları şunlar:
Arzularım ve ideallerim kim olduğumla (kişiliğimle) gerçekten örtüşüyor mu?
Peşinden koştuğum ideallerin hangileri gerçek, hangileri yanılgı? (Beklentilerimi dengelemi sağlayan bir soru)
Bana gerçekten keyif ve huzur veren şeyler neler?
Yetersizlik ve tatminsizlik hislerimi tetikleyen şeylere bağımlı mıyım?
Kendimin dostu muyum, düşmanı mıyım? Kendime karşı nasıl biraz daha anlayışlı olabilirim?
Bu sorulara makul cevapları ancak kendimle biraz baş başa kalmak için kendime vakit ayırdığımda bulabiliyorum.
Mesela; düşünce şeklinizi, davranış alışkanlıklarınızı tarafsız olarak fark edebiliyor musunuz? Yoksa insan hem kendine, hem de çevresine fark etmeden eziyet edebiliyor.
Bir başka dikkatinizi çekmek istediğim nokta; geçmişin getirdiği limitlerde sıkışıp kalmamak. Ancak bazıları geçmişteki kırgınlıkları, utancı, suçluluğu, reddedilmeyi ve benzer kötü hisleri; benimsemeye, hatta sevmeye çalışıyorlar. Ne kadar pozitif düşünmeye kendilerini zorlarlarsa, o kadar 'iyi' hissedeceklerini sanıyorlar. Bunun için entelektüeller, kişisel gelişimin daha naif insanlar için olduğunu düşünür. Stresli ve gergin olduğunuz bir dönemde, kendinizi pozitif düşünmeye zorlamak tam tersi etki yaratır. Bu olumsuz hisleri sevgiye ve pozitifliğe dönüştürmek çok zor. Öte yandan, bu hislerin sizi katılaştırmasına izin verirseniz, bu sefer bütün kimliğiniz geçmişinizden ibaret olacak.

KENDİNİZE YOL BULUN
Önemli olan; kötü tecrübelerin bıraktıkları izleri düşüncenizde ve kalbinizde dondurmadan, kendinizi daha değerli hissedebileceğiniz bir yol bulmak. İlla daha pozitif değil, daha esnek, daha gerçekçi ve yapıcı bir düşünce şekliniz olduğunda, hayatın iniş ve çıkışları ile baş ederken daha donanımlı oluyorsunuz.
Ve bazen siz tavrınızı (olumlu yönde) değiştirdiğinizde hayatınızda doğru gitmeyen bazı şeylerin düzelmesi için adım atmış oluyorsunuz.
Tüm bunlar için sebat etmek önemli. İyi yaşamak; kendini sürekli iyi hissederek yaşamak demek değildir.
Önemli olan kendini iyi hissetmediğin zamanlarda bile fonksiyonunu sürdürebilme yeteneğini geliştirmektir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA