Hâlâ ama hâlâ şunları yapanlar var ya... Ne diyelim ki biz size?..
Uzun ilişkisi olan bir arkadaşınıza durup durup "Eee, evlilik ne zaman?" diye sormayın. Belki kızın ailesi istemiyor, belki oğlan bizzat kendisi evlenmek istemiyor... İnsanların yaralarını deşmeyin.
Evli, çocuksuz arkadaşlarınıza her rastladığınızda "Hadi ama yapın artık bir çocuk" demeyin. Belki deniyorlardır da olmuyordur. Bu sorularınızla onları daha da strese sokmayın. Ayrıca 'her evli çift üremek zorunda' gibi bir kural da yok; unutmayın.

TELEFONLA OYNAMAYIN
Çok önceden tanıdığınız ama uzun zamandır görüşmediğiniz bir kadına iltifat edeceğim diye "Hâlâ çok güzelsin" deme dangalaklığında bulunmayın. O 'hâlâ', 'Amma yaşlanmışsın' demekle aynı şey çünkü.
İnsanlara daha 'selamınaleyküm' demeden "Sen kilo mu aldın?" diye sormayın. "Kilo mu verdin?" de demeyin. Size ne? Siz kendi baskülünüzle ilgilenin.
Karşınızdaki sizinle konuşmaya çalışıyorken "Canım, sen anlat; dinliyorum ben seni" deyip pıt pıt pıt telefonunuzla oynamayın.
Bak bunu hakikaten yapmayın; bir gün fırlatacağım birinizin o çok kıymetli telefonunu.

YENİ NESLİN JARGONU
'Ben gencim, genç kalacağım, çağa ayak uyduracağım' diye yeni neslin jargonuyla konuşmaya kalkmayın. Duyuyorum aranızda 'Geliyoreee, gidiyoreee' diyenler var; utanmıyor musunuz ayol?!
Yazlık yere tatile giderken, hele de Alaçatı gibi Arnavut kaldırımlı bir kasabaysa orası; lütfen artık iğne topuklu ayakkabılarınızı yanınızda getirmeyin!
Her gün önümden; düşmemek için, yeni doğmuş tay gibi bacakları titreye titreye yürüyen kadınlar geçiyor. Üzülüyorum.
Neyse işte şimdilik bu kadar...
Liste daha uzun tabii...
Bunlar en klasikler ve inatla yapılanlar...
Bir gün yine döneriz bu 'Adamı tav etmeyin len!' konularına...