Nedenini sor.
Bu senin en doğal hakkın.
Sonra cevabını duy.
Fikrini söyle... Baktın hâlâ gidesi var, sus.
Gidene "Dur" demek faydasız.
Biliyorum terk edilenin durması da imkansız.
BENİ DİNLE VE SUS!
Çünkü içi kıpır kıpırdır terk edilenin.
Yanar da yanar.
Kızar, anlamaz, anlamak istemez, kendine konduramaz.
Çok bilmişlikten değil sözlerim, çok gözlemlemişlikten.
Sen beni dinle ve sus.
Orada dur.
Sağı solu arama, arkadaşları araya sokmaya kalkma.
Günde beş yüz kere arama, telefonuna mesajlar bırakma, kapısının önüne dikilme, yolunu kesme, zarar verme, çıldırma.
Bekle. Çünkü eğer gidişinin sebebi bir anlık sinirse, gidişinin sebebi birikmişlikse, gidişinin sebebi hava alıp kendini dinlemekse attığın her adım onu senden biraz daha uzaklaştıracaktır.
Ve eğer gittiğinde seni özleyecekse geri gelecektir.
Bırak onu sensizliğine.
Hem seni özlemeyen birini yanında isteyecek misin, sor bakalım kendine.
Yokluğunu hissetmeyecek, birine sevgili diyebilecek misin? İlişkiler zor, ilişkiler sınavsız durmuyor, ilişkiler her gün aynı gitmiyor.
Ve ilişkiler iki kişilik.
Onu bunu katma! Sen sen ol, yapma!
Panikle ortalıklara çıkma. Çirkinleşme, ipin ucunu kaçırma.
Dedim ya, eğer o gitmek isterse, bırak gitsin.
Klişedir ama gerçektir; "Dönerse senindir."