Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖZGE'NİN NOT DEFTERİ ÖZGE ULUSOY

‘Star Trek Sonsuzluk’un ABD’deki özel gecesine ışınlandım

'İki günlüğüne, 26 saat uçmayı ne için göze alırsınız?' diye sorsalar, birçok cevabım olabilirdi. İşte bu geçerli olabilecek sebeplerden biri, geçtiğimiz günlerde karşıma çıktı. Çocukluğumun en heyecan uyandıran karakterlerinden 'Mr. Spock', 'Kaptan Kirk' ve tüm 'Atılgan' ekibiyle tanışma şansım vardı.
UIP'den gelen davetiye kalbimi pır pır ettirmişken kendimi de pır pır ettirdim ve Los Angeles'a uçtum. İstanbul'dan sonraki favori şehrimdeki ikinci günümün akşamı 'Star Trek Sonsuzluk' filminin fan organizasyonu için Paramount Stüdyo'larına giriş yaptık. Amerika dışından gelen biz 40 kişi ve Amerikalı hayranlarla birlikte yaklaşık 300 kişi olduk ve sadece televizyonlarda gördüğümüz devasa bir stüdyo kapısından sanki 'Atılgan'ın içine girermişçesine hazırlanmış bir dekordan geçip toplantı alanına vardık. Gecenin sunucusu Adam Savage; önce sahneye, serinin yapımcısı ve bir önceki filmin de yönetmeni olan efsane J. J. Abrams'ı çağırdı.
'Sonsuzluk' filmi 'Star Trek' için çok önemli çünkü aynı zamanda yapımın 50'nci yılı kutlanıyor.
Abrams'ın keyifli sohbetinden sonra sahneye son filmin yönetmeni Justin Lin geldi. 'Hızlı ve Öfkeli' serisinin de yönetmeni olan Justin Lin'le ilgili şimdiden 'Hızlı ve Öfkeli Uzayda' esprileri yapılıyor.
Lin zaten koyu bir 'Star Trek' hayranıymış.
Bu yüzden filmi yönetmek onun rüya projesiymiş. Lin sahneden ayrılınca sahneye filmin başrol oyuncuları Chris Pine, Zachary Quinto ve Karl Urban'ın gelmesiyle kıyamet koptu. Filmin meraklılarının, orijinali gönüllerde bu kadar taht kurmuş bir yapımın yeni oyuncularını bu kadar kabullenmiş ve sevmiş olmaları gurur verici bir şey. Eğlenceli soru-cevap kısmından sonra hep birlikte dışarıdaki bir alanda ilk 'Mr. Spock' olan efsane Leonard Nimoy'u anma töreni yapıldı. Hemen ardından telefonlarımızı yeşil birer kaba kilitleyip kutuyu elimize geri tutuşturdular çünkü filmin ilk fragmanını ve kimsenin gösterime kadar göremeyeceği bazı sahneleri izleyecektik. Öyle bir yerde duruyordum ki, tüm ekip iki adım ötemdeydi ve nasıl olduysa telefonumun kapatıldığı yeşil kabın kilidi açılıverdi; ben buna 'Allah beni seviyor' diyorum.

HOLLYWOOD'A ISINDIM
Ondan sonra bundan da güç alarak tüm utangaçlığımı yendim ve ekiple sosyal medyada gördüğünüz fotoğrafları çektirdim. Oyuncuların sıcaklığı ve alçak gönüllüğüyle ilgili daha çok detay var ama bizim konumuz serinin en çok uzaylı karaktere sahip olan en heyecanlı, en yeni ve en eğlenceli filmi 'Sonsuzluk'. Film, 26 Ağustos'ta gösterimde. Ama biz bu organizasyonda, 25 Temmuz'da San Diego'da gerçekleşecek Comic Con sırasında yapılacak prömiyere de davetiye kazandık.
Bakalım ona da gidebilecek miyim?
Bu arada size bu satırları uçaktan yazarken iki arka koltuğumda 'İskoçya'nın Son Kralı' filmindeki diktatör 'Idi Amin' rolüyle Oscar kazanan, Hollywood'un en iyi oyuncularından biri olan Forest Whitaker oturuyordu. Baktım da çoktan uyumuş bile. Sanırım ben bu Hollywood'a iyice ısınmaya başladım. Bayağı Hollywoodlularla takılmamdan belli değil mi?

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA