Darbe kalkışmasının, 15 Temmuz akşamı kahramanlık destanı yazan halkın sokaklara çıkarak engellemesiyle bambaşka bir Türkiye yaşamaya başladığımız günler.
Günü birlik tesis gezileri için Çanakkale ve Balıkesir yolundayız. Türkiye'nin en büyük, dünyanın sayılı meyve bahçelerini görmeye gidiyoruz.
Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, Anadolu Etap Yönetim Kurulu Başkan Vekili Cemal Özgörkey, Yönetim Kurulu Üyesi Armağan Özgörkey ve Anadolu Etap Genel Müdürü Demir Şarman, dünya devi Brezilyalı Cutrale Grubu ile işbirliğinin ardından ilk fidanı 2011'de dikerek kurdukları büyük hayalin nasıl gerçek olduğunu bizzat görmemizi istiyor.
Öylesine dev bir yatırım ki bu, yıl sonunda 300 milyon doları bulacak ve daha önce yazdığım üzere OHAL sabahı, projenin bu yıl hayata geçecek olan iki fabrika yatırımı için daha önce anlaşması onaylanan 50 milyon euroluk kredi de, "Biz Türkiye'ye güveniyoruz" denilerek Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (ERDP) tarafından serbest bırakılmıştı. Özilhan, Anadolu Etap'ın 2020'de 400 milyon $'lık yatırım rakamını geçeceğini söylüyor.
Türkiye tarımda Avrupa 1'incisi ve dünya 7'ncisi. Artan nüfus nedeniyle dünyanın tarım alanlarına ihtiyacı da giderek artıyor. Anadolu Etap bu gerçekten yola çıkarak Çanakkale, Balıkesir, Denizli, Urfa, Mersin ve Konya'da TİGEM'den 30 yıllığına kiralanan 25 bin dekar arazide 7 meyve çiftliği, 2 meyve suyu fabrikası, inşaatı devam eden Isparta'da meyve suyu ve Balıkesir'de de meyve paketleme tesisinin yer aldığı dev bir projeyi hayata geçirdi.
Çiftliklerde şeftali, nektarin, elma, armut, erik, kiraz, kayısı, armut, vişne yetiştiriliyor. Bazı meyve fidanları Türkiye'ye ilk kez getirilmiş ve deneme bahçeleri kurulmuş. İspanya'dan konunun uzmanı İspanyol yöneticiler işin başında. 10 farklı meyvenin 100'den fazla çeşidi, son teknolojilerle yetiştiriliyor. Mesela yassı şeftali bunlardan biri. Dikilen meyve ağacı sayısı 3.5 milyona ulaşmış. Gezdiğimiz kilometrelerce uzunluktaki bir şeftali bahçesinin üzeri güneşin zararlı ışınlarından, dolu ve böceklerden korunmak üzere tamamen file örtüyle kapatılmış. Her tür yeni teknoloji hayata geçirilmiş. Bugün itibarıyla 200 bin ton meyve işleme kapasitesine ulaşılmış. Geçen yıl 162 bin ton meyve işlenmiş ve yüzde 50'si ihraç edilmiş. Pozitif ayrımcılık yapan şirket, yaklaşık 2 bin çalışanın yüzde 70'inin kadın işçilerden oluşmasını da başarmış.
600 farklı analizden geçen ve organik meyvenin 3'te bir fiyatına satılan Anadolu Etap'ın yetiştirdiği kimyasal kalıntı olmayan meyveler Doal markasıyla marketlere de girmiş. Türkiye'de Sürdürülebilir Tarım İlkeleri'ni 2014'te yayınlayan ilk tarım şirketi olan Anadolu Etap'ın en önemli girişimi ise bana göre mevsimlik tarım işçilerinin çocukları için açtığı kreşler. Gezi sırasında onları da ziyaret ettik. Genelde bu çocular ya bahçede aileleriyle çalışır ya da güneşin altında bekleşerek perişan olur. Oysa mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına (MİÇO) kesintisiz eğitim başlamış bu çiftliklerde. 2015 yılında 150 çocuk eğitim almış, bu yıl da 155 çocuk kreşlerde ücretsiz eğitim alıyor. Ziyaret ettiğimizde aldıkları eğitimle mutlu, onlarca gülümseyen, mutlu surat gördük. Türkiye'yi farklılaştıracak, dokunduğu her insana büyük katkı yapan bu tarz yatırımların çoğalması dileği ile.
