Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN BÜLENT KAHRAMAN

'Siyonistim ama reddediyorum...'

Dünyanın hiçbir gazetesi New York Times kadar İsrail ve Yahudilik meselesiyle meşgul değildir. Gazetenin sahipleri Musevidir ve Amerika'da bilinen Yahudi lobisi gücü büyük ölçüde bu gazete aracılığıyla sağlanır.
Son günlerde NYT Gazze meselesinden başka şeyle uğraşmıyor neredeyse. NYT, olanlardan çok rahatsız. Netenyahu'ya laf geçirememenin sıkıntısı içinde.
29 Temmuz günü bu gazetede köşe yazarlarından Roger Cohen'in bir yazısı çıktı. Cohen, Yahudi. Yazısında aile geçmişini anlatıyor. Ailesinden bir kadın 1941'de Krakov'da Nazilerce caddeden alınıp götürülmüş. Çocukları bu travmayla yaşadı diyor ve ekliyor: Avrupalı Yahudiler daima dışlandıkları, dışlanacakları düşüncesiyle yaşadılar. Siyonizm de buradan doğdu... Nitekim Haham olarak 1. Dünya Savaşı'nda cephede hizmet vermiş dedesine İngiliz hükümeti, İngiliz Yahudilerin cephede görevlerini yapıp yapmadıklarını sormuş. Bu utanç verici soruya Haham hazretleri veciz bir cevap veriyor: "mükemmelen yaptıklarına ölen 2300 askerin ruhu şehadet etsin!"
Cohen buradan hareketle bir Siyonist olduğunu belirtiyor. Ama diyor ben 1947'de İsrail devletinin kurulmasına imkân tanıyan 181 nolu BM kararı bağlamında, Filistin'le birlikte iki devletli bir İsrail anlayışından yanayım. Bir de İsrail'in 1948 tarihli, haydi "Misak-ı Milli"sinde diyeyim, zikredilen "Yahudi peygamberlerinin öngördüğü özgürlük, adalet ve barış" üstüne oturmuş devleti öngören Siyonizmden anlarım.
Evet, bu ilkelerle ve büyük tarihiyle, Yahudilik, Tevrat'tan başlayarak, dünyanın büyük kültürlerinden biridir. Buna modern dönemlerde bu kavmin çeşitli toplumlar içinde ürettiği büyük kültür birikimini eklemek gerek. Ve eğer bu toplum daha dün sayılacak İkinci Dünya Savaşı'ndaki manasız şiddete maruz kalmışsa bağımsız devlet isteyecektir. Tarihsel hakikati bunu gerektiriyor.
Bu manada "Siyonistim" diyen Cohen, işte tam bu noktada müthiş bir şey söylüyor. Ben diyor "Akdeniz'le Ürdün nehri arasındaki bütün toprakları isteyen ve neredeyse artık yarım asırdır Batı Şeridi'nde öteki insanların sistematik olarak ezilmesini sağlayan; Filistin devletinin gene Batı Şeridinin en ucundaki bölgelerine doğru sürekli genişleyen; Salam Fayyad gibi ılımlı Filistinlilerin izolasyonunu doğurmuş böl ve yönet politikasını benimseyen; Yahudi ve demokratik bir devletin devamını engelleyecek politikaları üreten; iki devletli yönetimi sağlayacak stratejik yaklaşımlar yerine taktik yöntemler uygulayan; 2 milyon insanı tutsaklığa mahkûm eden Gazze kuşatmasını gerçekleştirip sonra da başkaldıranlara şaşıran ve nihayet yüzlerce çocuğu öldürerek orantısız şiddet kullanan, hazmedilmez boyutlara büyümüş Mesianik Yahudi milliyetçiliği manasındaki Siyonizme karşıyım, bir Siyonist olarak bunları kabul etmem!"
Bu sözlerden sonra susmak gerek. Gene de son bir şey ekleyelim: Hamas hiç kuşku yok ki bir terör örgütü. Bütün terör örgütleri yok edilsin. Amenna. Ama bugünkü modern siyaset ve uluslararası literatür bu kadar basit bir yaklaşımı kabul etmiyor. 19. yüzyıldan beri "terör örgütü" denen yapıların siyasal kurumlar olduğunu biliyoruz. Nitekim, Cohen de vurguluyor ve varsın yok edilsin ama unutmayın ki, bu örgüt "İsrail'in çözmekten çok tahkim ettiği bir durumun sonucudur" diyor açık açık.
O zaman size iki sonuç: Gazze olayı desteklenemez. Bunu en iyi Yahudiler anlayabilir. Bu bir. Gazze olayının vahşetine bakıp, hiçbir ülke ve hele Türkiye, Yahudi nüfusuna karşı taşkınlık içine giremez. Bu en az Gazze kadar belki ondan da büyük bir facia olur, bu da iki.
Yetmez mi?...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA