Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN BÜLENT KAHRAMAN

Neden terör var dünyada?...

Bildiğim kadarıyla Cumhuriyet tarihimizin en büyük terör saldırılarından beşi son bir buçuk yılda cereyan etti. Bunların üçü doğrudan Suriye savaşı ve sonrasıyla ilgili. Buna PKK'nın düzenlediği diğer saldırıları ekleyin.
Bu basit istatistikten çıkan basit bir sonuç var:
Türkiye, OD'da meydana gelen güvensizlik ve istikrarsızlık ortamında yaşıyor, onun da ortasında bulunuyor. Kısacası Türkiye bir 'terör hedefi' ülke.

***
Terör sadece bizim değil tüm dünyanın en ciddi sorunu. Bugünkü terörün daha bireysel bir sistematik içinde cereyan eden 19. yüzyıl nihilizminden ve gene 1970'lerde kendisini gösteren örgütlü ama sınırlı terörden çok ciddi bir farkı var. Biraz daha zorlarsam, bugünkü terörün 'açıklanamayan' boyutları, açıklanan kısmından misli misli fazla derim.
Bilhassa canlı bomba meselesi söz konusu olduğunda bu gerçek öne çıkıyor. Bir şey açıklanamayınca da önlenemiyor.
Kaldı ki, eylem aşamasına gelmiş bir terörün önlenmesi elbette önemlidir, bunun şeki şüphesi yok. Fakat asıl mesele terörü doğuran ortam.
***
Bugünün asıl sorunu bu ve bu sorunu aşacak kısa bir yol görünmüyor.
'Bildiğimiz dünyanın dışında' bir dünyada yaşadığımızı yazalı şöyle böyle bir otuz yıl oldu. Hâlâ o yönde ilerliyoruz. Hala şu 'bilmediğimiz dünyayı' anlamaya, keşfetmeye çalışıyoruz. İşler öyle gelişiyor ki, sanki onu anlayamadan bilmediğimiz bir başka dünyaya geçeceğiz.
Bu 'meçhul'ün terörü doğuran ana amil olduğu kanısındayım. Belirsizliğin getirdiği pozisyon arayışları, yeni iktidar kampları oluşturma girişimi daima terörle neticelenir. 19. yüzyıl nihilizminin altında da büyük ölçüde benzeri nedenler yatıyordu.
***
İktidar arayışları dedim. Evet, çünkü Batı'nın kendi yerleşik yapısı ve kurgusu içinde önemli sarsıntılar geçirdiği malum.
Her ne kadar dünya ekonomisi insanlık tarihinin görmediği bir zenginlik noktasındaysa da Batı'nın ekonomik ve sistemik yapısının çok ciddi sarsıntılar geçirdiği malum. O da bu kriz dönemini 'korkular' üreterek ve kendisine İslam/ Müslümanlar gibi 'yeni düşmanlar' icat ederek aşmaya çalışıyor. Benzeri bir durum tastamam Amerika'da yaşanıyor.
Böylece bütün Batı kendisini bir düşman karşısında sayarken, 'karşı taraf' da bütün dünyayı 'dar-ül-harb' olarak görüyor.
Batının 'ideolojiler bitti' diye haykırdığı bir dönemde İslam'ın, Müslümanlığın en sert ve elbette diğer Müslüman kesimler tarafından reddedilen anlayışları yeni, sert ideolojiler olarak ortaya çıkıyor.
***
Türkiye'nin terör bağlamında yaşadığı bir diğer odak da PKK. En azından resmi açıklamalar şu son eylemi onun gerçekleştirdiğini söylüyor. Ama bizde o menfur bomba patlamadan önceki 48 saatte dünyanın dört bir bucağında bombalar patladı.
Buna rağmen itibar edelim açıklamalara ve PKK'nın OD'da kesinkes bir odak olduğunu belirtelim.
Gene de benim için soru bellidir: terör bir melun yöntemdir. Ama gerçektir.
Mevcuttur. O halde nasıl oluyor da, bunca karşı propagandaya rağmen böylesine katı bir gerçeklik olarak devam ediyor terör? İşte bu nedenle, bildiğimiz dünyanın sonuna geldik ama yeni dünyayı açıklayamıyoruz demekteyim.
Şu menfur saldırıda vefat edenlere rahmet, yaralılara sağlık diliyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA