İnovasyonun girmediği alan yok. Siyasette inovasyonu biz, içerik üzerinden farklılaşma sanıyorduk. Fakat Obama'nın son seçim kampanyası gösterdi ki siyaset yapma biçiminden seçim sürecine dek inovasyon gerektiren adımlarla kazanabiliyorsunuz.
Obama'nın seçim ekibinin iki numaralı ismi Michael Slaby ile StratejiCO'nun yemeğindeyiz. Slaby, Obama'nın yeniden seçilmesinde etkin rol oynayan internet platformu Dashboard'un tasarımcısı ve kurucusu... İnovasyon, bilişimin kullanılmasıyla sınırlı değil, işin felsefesi değişmeye başlamış.
Düne kadar "hadi tırtıl oy ver kurtul" derdik. Al sana taban fiyat ver bana oy ilişkisi, tek seferlikti. Bir tür işlem bazlı ilişki... Sonra yetmedi, anketlerle seçmeni dinlemeye başladık. Derken çağrı merkezi, web sayfaları geldi. STK'ların da sunduğu destek, offline karakterdeydi ve seçtiğimiz bizi temsil ederken biz bir sonraki seçimi beklerdik.
Ancak katılımcı demokrasinin giderek ağırlık kazandığı zamanlarda seçmenin tek seferlik "oy ver ve karışma" anlayışı yıkılıyor. Siyasetin oluşum sürecinde yer almak istiyor. Fakat bunu sağlayacak enstrüman yoktu. Ancak artık var... İnovasyon tam da bu noktada bilişim altyapısı ile gönüllüsünden STK'sına, seçmeninden seçim sonrası yönetime katılıma imkân tanıyor.
Türkiye'de sosyal inovasyonun, seçimden önce kentsel dönüşüm sürecinde kullanılıyor olması, dikkate değer bir başarı. Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Dr. Erhan Erol, Obama'yı yeniden seçtiren bu sosyal inovasyonu kullanıyor. İlçe sakinlerini "ev ver konut al" gibi tek seferlik ilişkiden, ömür boyu sürecek katılımcı yönetim modeline taşıyor.