Ortak değerleri özgürlük olan, bağımsızlık, üretkenlik ve kendini gerçekleştirme motivasyonu ile hareket eden bir kuşağa ne satabilirsiniz? Üstelik bu kuşak hakkında çok az şey biliyor iseniz...
Akıl, "işe anlamak için araştırma ile başlayın" der... Başladık da... Sabah Ekonomi sayfalarında Y kuşağına yönelik araştırmalara yer verdik.
Gördük ki kendi içinde dahi farklılaşan bu farklı kuşak hakkında meğer ne kadar az şey biliyormuşuz...
Yüzde 12'si bütünselciler, %15'i gelenekselciler, %31'i fonksiyonel modernler, %9'u post modernler ve %33'ü de eklektik modernler diye ayrışan Y kuşağını tüketici kimliğiyle benimsemiş fakat çalışan olarak çekinceli bulmuşuz.
Bu alanda ileri düzey bilgi sahibi olanlar, marka yöneticileri...
Onların tüketim üzerinden çıkardığı şablonlar, işe yaramış... Y kuşağına mal ve hizmet satmada başarının ardında "yargısız gözlem" metodu yatıyor.
Yükselen trendlerine bakıyoruz... Farklı olmak, bir gruba dâhil olmak için şart. Alternatifleri takip etmek, farklı olmanın yolu. Sosyal medya, sanal dostlukları gerçek arkadaşlığa çevirmenin yöntemi. Mizah ve eskiyi keşif, geçmişe hazine gibi bakışı getirmiş. Sağlıklı yaşam, ev yemeklerini seven, öğün atlamayan bir kuşak oluşturmuş.
Şimdi soru şu:
Böylesi değer manzumesine sahip kuşağa ne satarsın, nasıl yönetirsin, hangi işi verirsin, iletişimini diri ve duru tutmak için hangi dili kullanırsın?
Mesela tatil... Eyfel, ebeveynin ikonu olabilir ama Y kuşağı, Disneyland'da dahi sıkılabiliyor.
Mevcut ezberler, mitler ve talimatlarla değil, kendi değer evreninde ikna ile yürüyen Y kuşağını anlamak için herkesin her kesimin ev ödevi yapması, artık şart oldu.