Türkler ve Kürtler akan kanın durmasını istiyor. Hep birlikte "İmralı" sürecine odaklandık. Yolculuk zahmetli ve meşakkatli. Lakin her şey barış için değil mi? Böyle bir dönemde kaderimizi bürokratlar değil, siyasetçiler belirlemeli! Zira gemiler iskeleye yanaşırken, koca ağır halatı ulaştırmak mümkün olamayacağı için, halatın ucuna bağlı, çok daha ince bir ip, "kılavuz halatı" fırlatılır.
Süreçte MİT'in görevi de kılavuz halatı olmak elbette ama bir gemi limana, sadece incecik kılavuz halatla bağlı tutulamaz ki! AK Parti ve BDP el ele verecek, CHP katılımcı, MHP gözetmen olacak(!) O gün barış süreci daha da hızlanacak.
Gelin görün ki, Kürt sorununda dile getirilmeyen önemli bir detay var. Siyasi istikrar analizi yapan S Bilişim buna dikkat çekiyor. Beş bulgu üzerine oturttuğu kritik 2012 Ana Raporu'nda, "Kürt sorununda hiç dile getirilmiyor ama karşılıklı olarak eşanlı ekopolitik baskı artıyor" diyor. Yüksek dolaylı vergilere dayalı Türk kamu maliyesi vergileri yükselttikçe, "Kayıtdışı Doğu Türkiye Ekonomisi"nde mal ve hizmet arzı artıyor!