DP ile Anavatan birleşecek mi?
Doğrusu bu sorunun cevabını toplumdan çok siyaset sınıfı merak ediyor. Çünkü toplumun gündeminde böyle bir beklenti yok...
22 Temmuz 2007 seçimlerinden önce kaçan bu fırsatı, merkez sağın bir daha yakalayacağına da kimse ihtimal vermiyor. Ama buna rağmen, küçük bir alana sıkışan merkez sağ siyaset içinde ince hesaplar yapılıyor ve bu nedenle de derin bir kargaşa var.
Öncelikle cevabı aranan soru şu; toplumda karşılığı olmayan bu birleşmeyle ne hesaplanıyor?
Bu hesabın içinde bir iktidar alternatifi olma yok. Geriye bir tek şey kalıyor; AK Parti'yi iktidar koltuğunda rahat oturtmamak ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanmak.
Bu da net ortaya konmadığı için hem DP'nin hem de Anavatan'ın içi fokur fokur kaynıyor. Tam bu noktada birleşmeye hazırlanan DP yönetimi önümüzdeki ay bir "birleşme kongresi" yapacak. Ancak işi pek kolay değil. Hem yönetim düzeyinde, hem de örgütlerde büyük bir rahatsızlık yaşanıyor.
Örneğin, İstanbul ve İzmir'de yönetim kongre yapmak istiyor. Amaçları da birleşme kongresine kendi delegeleriyle gitmek. Ama olmuyor. İki ilde de itirazlar geldi ve yönetimin "kayyum"a verilmesi söz konusu.
İşler sarpa sarmış durumda. Ayrıca pusuda bekleyen önemli bir siyasi aktör de farklı bir hesap içinde. Denilenlere göre eski DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, olası "birleşme kongresi"nde "genel başkanlık seçimi" yapılmasını istiyor. Bu durumda Çiller'in "aday olma" ihtimali çok yüksek...
Doğrusu hesap içinde olan sadece Çiller ve çevresi değil, DP içinde eskiler ve yeniler çatışması da dikkat çekecek noktaya geldi. Demirel-Cindoruk ekseninin hesapları tam bilinmediği için genç kuşak siyasetçiler, DP Siyasi İşler Başkanı Çağrı Erhan etrafında yeni bir çıkış yapabilirler.
Gençlerin bu noktaya gelmesinde Mesut Yılmaz faktörünün etkili olduğu, hatta DP'nin içinin bu nedenle karıştığı söyleniyor. Tabii süreci yakından izleyen ve etkileyebilecek başka aktörler de var. Örneğin Eski Genel Başkan Süleyman Soylu ve Mehmet Ali Bayar faktörünü göz ardı etmemek gerekiyor. Eski bir DYP'li şöyle diyordu:
"Şu an işler çok karışık. Soylu yeniden ortaya çıkarsa dengeleri değiştirebilir. Çünkü bugünkü yönetim, eskinin yerine yeni bir şey koyamadı."
Peki, Süleyman Soylu ve ekibi ne düşünüyor?
Soylu'ya yakın bir isim süreci şöyle değerlendiriyor:
"Biz bu süreci uzaktan izliyoruz. Ama arkadaşlarımız olduğu gibi duruyor. Hukuken kongre yapmaları mümkün değil. Siyasi Partiler Kanunu açık. İki yıldan önce kongre yapamazlar. Olağanüstü kongre yapılır, delegasyon değişmez, yönetim değişebilir. Bunlar bunu delmeye çalışıyorlar."
