Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Komşudan sesler

Yunanistan'da sosyal yıkım boyutlarına ulaşan derin ekonomik krizle ilgili haberleri okurken içimiz daralıyor. Çünkü 2001 krizinde yaşadıklarımızı hatırlıyoruz.
Kariyerinin zirvesindeyken bir gecede tepetaklak yuvarlanıp işsiz kalan ve utançlarından kimsenin kapısını çalamayan üst düzey yöneticiler...
Fabrikaların çarklarının durması yüzünden kapı önüne konulan işçiler...
Esnaf kesimindeki zincirleme iflaslar sonucu mezar sessizliğine gömülen çarşılar...
Kontrolden çıkan fiili devalüasyon nedeniyle üçbeş kuruşluk emekli maaşları eriyen ve açlık sınırının altına inen emekliler...
Her gün birkaç kişiyi önüne katan intihar dalgası...
O umutsuz çığlıklar, hıçkırıklar, feryatlar unutulup gitti. Ya da sadece bir bölümü kaldı. O dönemin gazete sayfalarında.
Ama Yunanistan'daki "Büyük facia" asla unutul(a)mayacak. "Facebook", "Twitter" gibi sanal âlemin sosyal platformları sayesinde.

Atina'da derin karamsarlık

O platformlara ve forumlara ulaştırılan öfkeler, isyanlar ve çaresizlikler, "Ekonomik krizin sosyal yansımaları" üstüne yüzlerce teze malzeme sağlayabilir. Sadece birkaç örnek verelim:
"Üçüncü kemer sıkma paketiyle bir çırpıda kamu çalışanlarının gelirleri yüzde 15-30, özel sektördekilerin ise yüzde 5-10 düştü. Daha da önemlisi toplumun tümüne bir karamsarlık, hatta çöküş duygusu yayıldı."
"Yaşadıklarımızı en iyi radikal sol partilerin ürettiği ama kısa sürede herkesin benimsediği bir slogan anlatıyor: 'Ne olursa olsun, insan!' Bu, kim bilir ne zaman unutulmuş olan 'Hümanizm' kavramını yeniden gündeme getiriyor. Daha doğrusu, 'Neoliberalizm'e karşı 'Etik hümanizm'i. Bu kavram bizi toplumsal dayanışmaya, yardımlaşmaya çağırıyor. Ama tuzukuruların dışında kimin mecali var ki... Ki o tuzukurular da neleri var, neleri yok yurtdışına kaçırdılar bile..."
"Geçen gün Selanik'te taksiyle bir yere gidiyordum. Şoför, iç çekerek söylenmeye başladı: 'Hükümet vergi kaçakçılığıyla mücadelede gümrük idaresine önemli görevler yükledi. Gel de gülme. Çünkü kamu çalışanlarının en çürümüş, en çok rüşvet yiyen kesimi gümrükçüler. Kediye peynir tulumunu emanet etmek gibi bir şey Papandreu'nun yaptığı.' Sonra da 'Vergi artışı kararı rüşvetçilerin ceplerini daha fazla doldurmalarından başka bir işe yaramayacak' diye ekledi. Taksiden inerken içim karardı."
"İktidara tünemiş zavallı akbabalar ülkeyi krizden kurtaracak önlemleri hiçbir zaman düşünemediler, düşünemiyorlar. Bir avuç korkak, yeteneksiz ve ahlaksız insan başımıza musallat oldu. Onlar ancak dışarıdan gelen emirleri uygulayabilirler..."
"Savunma bitti. Değişiyoruz ve onları batıracağız. Onlar? Siyasiler, spekülatörler, kanımızı emenler..."
"Papandreu'nun aldığı önlemler çok gaddarca. Ama göreceksiniz, onlar bile yetmeyecek ve daha da vahşi tercihler gündeme gelecek. Ülkemiz yeteneksizlerin, hırsızların, dolandırıcıların ve politikacıların elinde ne hale geldi yarabbi..."
Başbakan Papandreu, "3 yıl sonra yeni bir sayfa açabilmemiz için halkımızı mücadeleye davet ediyorum" dediğine göre, Ege'nin öte yakasından en az bin gün daha bu tür çığlıklar yükselecek. Ne diyelim? Dayan komşu, dayan...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA