Bugün PKK'nın, "Suriye'de kanton kaptım, belki Türkiye'den de kaparım" diye çözüm masasını dağıtması ve şehirlerde başlattığı çukur terörü, aslında Gezi olayları sürecinde başladı.
Yavaş da olsa teröristlerin sınır dışına çekilmesi sürecini, Gezi olayları başlayınca "Belki Hükümet gider" beklentisiyle durdurdular.
Gezi'de sınır dışına çekilmeyi durdurup pusuya yatan PKK, Gezi kalkışması ve 17-25 Aralık FETÖ darbe girişimi, Erdoğan'ı devirmek konusunda başarısız olunca yeniden devreye alındı.
Gezicilerin ve Paralelcilerin başaramadığı Erdoğan'ı devirmek görevini bu defa PKK devraldı. Suriye'de yaşanan kaosu da fırsat bilen PKK, terör saldırılarına başladı.
***
Hani Dolmabahçe görüşmesini tanımadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çözüm masasını dağıttı" diyorlar ya yalan.
Zaten Dolmabahçe görüşmesinin hemen ardından Demirtaş, bu görüşmeyi eleştirmiş ve çözüm için hiçbir anlamı olmayan bir görüşme olduğunu söylemişti.
Daha Dolmabahçe'den aylar önce de PKK'lılar şehirlerarası yolları kesmeye, araçları yakmaya, kimlik kontrolü yapmak gibi tiyatrolara başlamıştı.
Dolmabahçe'den üç-dört ay önce Çözüm Süreci ilerlerken, kan akmazken de PKK'lılar Cizre'ye çukurlar kazmaya başlamıştı.
Aylar önceden masayı dağıtan PKK, terörü şehirlere yaymanın hazırlığı içinde pusuda bekliyordu.
Sonra Ceylanpınar'da iki polisin uykudayken katledilmesi ve PKK'nın bu saldırıyı üstlenmesi, çözümü, süreci, görüşmeyi sürdürmenin manasız olduğunu gösterdi.
***
Hükümet, dokunulmazlıklar konusunda ciddiyetini korudukça çukurları ve öz yönetim saçmalığını savunan HDP'liler önceki açıklamalarına taban tabana zıt sözler sarf etmeye başladı.
Daha geçen haftalarda "Tek hedefimiz Erdoğan. Akepe iktidarını devireceğiz" diyenlere bir haller oldu.
Önceki gün HDP Eş Başkanı Demirtaş'ın Almanya'da yaptığı açıklamayı biliyorsunuz. Terör eylemlerinin HDP'nin siyaset alanını daralttığını öne süren Demirtaş "Hendek siyasetinin yanlış" olduğunu söyledi. Oysa aynı Demirtaş daha önce "Hendek kazanların ellerinden öpüyorum" demişti.
Aynı şekilde sırtını teröre yasladığını söyleyen Figen Yüksekdağ da grup toplantısında "Bu vatanı böldürmeyeceğiz" dedi.
Bunlar, HDP'nin legal siyasi zemine dönme emareleri ise sevindirici. Ama bunun siyasi alanı genişletmek, inisiyatif alarak teröriste 'Dur' demek amacıyla yapıldığını söyleyemeyiz.
HDP'deki bu hızlı dönüş, PKK'nın çukur terörünü tamamen kaybettiğinin, halktan destek alamadığının göstergesi.
***
Çukur terörüne başladığı her yerde aldığı darbelerle PKK iyice köşeye sıkıştı.
PKK, DAİŞ tarzı bombalı araçlarla sivillerin yaşadığı lojmanlara saldırarak, canlı bombalarla sivilleri katlederek kendisine destek veren Batılı ülkelerin bile kendilerini açıktan savunmasını engelledi.
Özellikle evlerinin önüne çukur kazıp bomba koyduğu için bölgede yaşayan Kürtler adeta PKK ve HDP'ye karşı nefret duygusuyla dolu artık.
***
HDP, PKK köşeye sıkıştığında değil bölgede bahar yaşanırken bu 'hassasiyeti' göstermeliydi.
Çözüm sürecinde 2,5 yıl boyunca kan akmazken,
insanlar dağlara ve yaylalara piknik için çıkarken,
Diyarbakır, Mardin, Siirt, Urfa'da oteller turistlerle dolup taşarken,
anneler dağa kaçırılan çocuklarını terör örgütünden geri isterken göstermeliydi…
