İlk devresi çok durgun, fakat ikinci devresi müthiş gergin bir derbi izledik. İlk yarıya bakıyoruz; özellikle G.Saray açısından çok şaşırtıcı oyuncu tercihleri vardı. Burak ve yeni transfer Sneijder'i kenarda gördük. İlk yarı fazla pozisyon olmadı.
G.Saray iki defa girdi, ikisi de gol oldu. Beşiktaş ise Hilbert'le çok önemli bir fırsattan yararlanamadı. Aslında bu pozisyon belki de gol dahil Beşiktaş'ın maçta yakaladığı tek pozisyon. İkinci yarı bambaşka bir futbol ve müthiş bir heyecan geldi. Bu yarıya Beşiktaş çok iyi başladı. Hemen ilk dakikada Sivok klasiklerinden bir kafa golüyle maça tutundular. İşte bundan sonra maç adeta yeniden başlıyor gibiydi. Karşılaşma boyunca Hamit'in katkısı G.Saray adına asla göz ardı edilemez. Belki de bu sezonki en iyi maçını oynadı ama G.Saray'da eleştirilmesi gereken hatta belki de önümüzdeki aylarda bedelini ağır ödeyebilecek bir futbolcu var; Melo. En kritik dakikalarda kendini attırdı. Meireles'in yaptığı harekete benzer bir hareketle rakibine tükürüp oyundan atıldı. Asla kabul edilemez bir durum. Zira yarım saat kala skor 2-1'ken takımını eksik bırakmak asla affedilemez. Ama burası Türkiye. Melo'nun ne ceza alacağını bilmiyorum. Yüksek bir ceza alırsa Tahkim Kurulu'nun o cezayı kuşa çevirip çevirmeyeceğini de bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey var. Galatasaray dün gece kazanamasaydı Melo'nun bileti kesiliverirdi.

ÖZKALFA İLE İFTİHAR ETTİM
Bir hakem için her yönüyle çok zor bir maçtı. Gerilim, kar yağışı ve bazı kötü niyetli futbolcular...
Ama kim ne derse desin hakem Tolga Özkalfa benim kriterlerime göre fevkalade bir maç yönetti. Hata yapmadı mı, tabii ki birkaç hata yaptı ama oyun genelinde gösterdiği performans nedeniyle ben onunla iftihar ediyorum.
Melo'nun tükürüğünü muhtemelen Tolga görmedi. Yardımcı uyardı ve bence doğru uyardı.
Çünkü Melo rakibin suratına yakın mesafeden tükürüveriyor. Aldığı kırmızı kart da doğru bir karar.