Tribünde Drogba, sahada Sneijder ve müthiş havaya girmiş bir G.Saray taraftarı izledik. Maça müthiş baskıyla başlayan G.Saray, Antalya pas yapamaz haldeyken bir serbest vuruşta golü buldu. Hamit şutu vurdu, top sekti Burak'a geldi. O da en alışık olduğu pozisyonda golü yaptı. Bu dakikadan sonra çok güzel futbol ve bol gol izler miyiz diye düşünmüştük ama maç adeta kalıverdi. İki takım da pozisyon bulamadı ve sonuca razıymış gibi oynadılar. İlk devrede Sabri'nin vurduğu güzel şut dışında tek pozisyon yok. Sabri demişken bu konuyu açalım. Sabri belli ki inanılmaz hırs yapmış ve çok iyi oynadı. Eboue'yi keserse hiç şaşırmam.
Başlığımıza değişim dedik, değişimin birinci maddesi G.Saray'ın takım savunması ve savunma dörtlüsündeki oyuncuların maksimum konsantrasyonu. Adeta bir İtalyan takımı gibiler. Rakip Antalya ligin bol gol atan ve çok pozisyona giren takımlarından biriyken dün pozisyonun P'sini bile bulamadı. G.Saray'da, 2. yarıdaki en önemli değişiklik; savunma güvenliğinin yüksekliği...

HAKEM SONUCA ETKİ ETTİ!
Eylül-Ekim maçlarını hatırlıyoruz, bol pozisyon bulurlar ama çok da tuhaf goller yerlerdi. Ama dün gece özellikle Semih ve Dany bir an olsun bile oyundan kopmadılar; neredeyse sıfır hataya yakın oynadılar. Gelelim Burak'a... Dün gece yine gollerini attı. Peki bu çocuk iki haftadır niye oynamıyor? Peki bu çocuk Drogba sahaya indikten sonra ne yapacak? Oynasa dert, oynamasa dert.
Sonuç olarak dün için G.Saray'ın hücumunu değil ama savunmasını çok takdir ettiğimizi söylemeliyiz. Barış Şimşek iyi bir hakem ama dün gece sonucu etkileyecek ciddi hatalar yaptı. İlk yarıda Amrabat net sarı kartlık bir hareket yaptı, vermedi. 5 dakika sonraki hareketine sarı verdi. İlk sarıyı verse Amrabat atılırdı. Burak'ın Ali Tandoğan'a attığı kroşeyi es geçmesi inanılır gibi değil. Ve tabii ki Riera'nın hem kendisinin hem de yardımcısının önünde arkadan müdahalesini de kartsız geçiştirmesi hakemlik adına son derece düşündürücü.