Beşiktaş maça hızlı ve güzel bir futbolla başladı. Arsenal'in dünya futbolundaki gücünden mi bilinmez basın tribünündeki İngiliz meslektaşlarım da şaşkınlıklarını ifade eden cümleler kurdular... Kesin olan şu ki; Beşiktaş dün ortaya koyduğu futbolla sadece İngiliz spikerlerin ezberlerini bozmakla kalmadı, İstanbul'da kendisine şans tanımayan her türlü istatistiği yerle bir etti. Beşiktaş cesurdu ancak hamasi bir cesaret içine girmedi. Geride açıklar verecek, defans kurgusunda zafiyet oluşturacak bir saldırganlık hatasına düşmedi. Veli başta olmak üzere tüm takım Arsenal'in oyun yapmasını doğru pres ve müdahalelerle bertaraf etmeyi başardı. Atiba olsa fark oluşturabilirdi ancak Necip de oyunun ve defansın yükünü başarıyla aldı. İngiltere'nin en iyi orta sahalarından biri olarak gösterilen Arsenal'in düştüğü dağınık durum her türlü alkışı Beşiktaş hanesine yazdırdı. İlk yarı gerek Demba Ba, gerekse Veli ile yakalananan pozisyonlar iyi oyunun bir sonucuydu. Ancak Demba Ba daha başlama vuruşuyla korku yaşattığı kaleci Szcesny'le ilk 45'te 2 kez karşı karşıya geldi. Senegalli'ye daha çok top atılması, daha çok topla buluşması gerek diye haykırsak da bulduğu pozisyonların birini atsa maçın seyri değişebilirdi. Veli ve Olcay'ın kaçırdıkları acı vericiydi. Bilic, hızlı ve etkili Cazorla'yı sağda durdurmak için Atiba'nın yokluğunda İsmail'i sağ beke çekmesi bir risk olmakla birlikte İsmail görevini yaptı. Sırp hakem, son 10 dakika kaptan Ramsey'i ikinci sarıdan atmanın korkusuyla mıdır bilinmez Slaven Bilic'i soyunma odasına göndererek cezalı duruma düşürdü. Dün stada gelenler büyük keyif aldı. İngiliz spikerlerin şaşkınlıkları bir tarafa Beşiktaş, Arsenal'ı korkuttu. Yorumları şuydu: Futbol kötü skor iyi... Londra'da İngilizlerden şunu duymak isteriz: Futbol kötü, sonuç Arsenal için skandal..
