Türkiye'nin en iyi haber sitesi
FATİH DOĞAN

Abdullah Avcı kazanmak istedi

Beşiktaş'ın Avrupa Ligi'nde bu yıl grupta aldığı sonuçlar dün geceki umut veren galibiyete rağmen içler acısı... Galatasaray, Trabzonspor'un durumları da farklı değil! Rakiplerin gücü, bütçesi tecrübesi bizimkilere oyun açısından mazeret üretme şansını verecek nitelikte değil. "Efendim!
Sakatımız çok, gençlere şans veriyoruz, ligi düşünüyoruz..." gibi açıklamalar bizce laf-ı güzaf... Yani boş laf...
Futbolda her takımın kötü maçları, dönemleri olur. Ancak bir kulüpte veya ülkede bu tür başarısızlıklar "rezalet sonuçlar" özeleştirisi yerine "onurlu yenilgilere" dönüşürse ki son dönemde maalesef öyle bir iklim var, asıl küçülme ve kaybetme o zaman yaşanır.
Beşiktaş'a ve dünkü galibiyete dönelim!
Vodafone Park'ı açıldığı günden bu yana ilk kez bu kadar az seyircili ve ruhsuz gördüm. Maçın ilk 45 dakikasında futbolcuların durumu taraftardan farklı değildi. Bratislava'nın 35. dakika Daniel ile bulduğu gol, "Bir gol nasıl kolay yenilir" diye okullarda gösterilir. Abdullah Avcı'nın maçı kazanmayı çok istediğine ikinci yarı kanaat getirdim. Ljajic'in ortaya, N'Koudou'nun sol açığa girmesi, Diaby'nin sağa kayması sonuç verdi.
Sağlı sollu ataklar Beşiktaş'ı özlenen görüntüsüne dönüştürdü.
N'Koudou'nun ortasında, Roco'nun kafa golü, ardından baskı ve 2. gole kadar gelen ataklar şu soruyu akıllara getirdi; Keşke dediğiniz maçlar ve anlar var mı? Beşiktaş 2. yarıdaki oyunuyla ve aldığı galibiyetle geleceğe umutla bakabilir. Ne diyelim; Geçti BOR'un pazarı sür eşeğini SÜPER LİG'E...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA