Galatasaray Dergisi'nde iki portre röportajı gözüme çarptı. Biri; 31 yaşındaki Umut Bulut, diğeri 20 yaşındaki Sinan Gümüş.
Umut için atılan, "Koş, mücadele et, savaş ve Umut ol" başlığı Galatasaray'ın golcüsünü tam olarak tanımlıyor.
Umut için "Gol vuruşu yetersiz.
Topa kaval kemiğiyle vuruyor" diyebilirsiniz. Bir metreye pas atamadığından şikayet edebilirsiniz. Ama Umut'un iş ahlakına asla dil uzatamazsınız. Umut Bulut sakin, kişilikli, özgüveni yüksek ve en önemlisi kendi yeteneklerini bilen bir futbolcu. Karakteri gereği, oyun içinde asla küsmüyor.
Kaybettiği toptan sonra rakibini kovalamaktan usanmıyor, kaytarmıyor. Kulübede oturmayı, sonradan oyuna girmeyi dert etmiyor. En önemlisi, "Ben neden 11'de yokum?" gibi kaprisler yapmıyor.
Umut Bulut oynadığında Galatasaray'ın önde rakibe baskı yapma düşüncesi güç kazanıyor. Çünkü Umut rakipten top kapmayı gol atmak kadar değerli buluyor. Ligde 11 maç oynayan, Devler Liginde 5 maça çıkan, kupada 1, Milli Takım'da 3 maç oynayan ve kendiyle barışık Umut oyuna bakışını bakın nasıl anlatıyor: "Topsuz oyun futbolun en zor tarafı... Ben baskı yapmayı seviyorum ama baskı takım halinde yapılırsa işe yarar. Presi sadece rakipten top çalmak için yapmıyorum. Rakibin kötü pas vermesi, bir başka takım arkadaşımın rakibi daha rahat karşılaması ya da rakibin pozisyonunu bozmak için yapıyorum."
Şimdi bir yıldız adayından söz edeceğim. Stuttgart patentli 20 yaşındaki Sinan Gümüş için dergi, "Koşa koşa geliyor" diye başlık atmış. Bana göre Sinan çoktan gelip Galatasaray A Takımı'nın kulübesinde yerini almalıydı. Abartmıyorum. Bu yorumu Galatasaray'ın U-21 maçlarını izlemiş biri olarak yapıyorum. Sinan Gümüş'ü haftalardır hayranlıkla izliyorum. Sinan müthiş bir sol ayağa sahip. Sinan'ın soyadı Gümüş ama futbolu altın gibi parlıyor. U 21'de Galatasaray'ın oynadığı 9 maçın 8'inde Sinan 90 dakika görev yaptı. Sivas'ı 5-0 yendikleri maçta sahada 70 dakika sahada kaldı. Sinan 9 maçta 8 gole imza atarken 5 gole de asist yaptı. 1.80 boyunda, güçlü fiziğiyle, atletik yapısıyla, Sinan topla rakip kaleye dikine müthiş gidiyor. İki kanatta oynayabiliyor.
Güçlü olduğundan ve yere dengeli bastığından ikili mücadelelerde yıkılmıyor. Topla yaptığı koşularda önüne çıkan rakibine kolay çalım atabiliyor. Yüksek tekniği sayesinde ayak içini, ayak üstünü şut atarken mükemmel kullanıyor. Bir dönem "Galatasaraylıyım" deyip başka kulübe gidince "Ben küçükten beri bu takımı tutuyordum" gibi 'dönek' laflar etmiyor.
Galatasaray transfer teklif ettiğinde, "Ben çok koyu bir Galatasaraylıyım. Teklifi duyduğumda inanılmaz mutlu oldum.
Hep bu şans için futbol oynamıştım.
Galatasaray'a gelerek hayallerime kavuştum" diyebilecek kadar karakterli bir oyuncu..
Ben hedefi olan ve özgüveni yüksek oyunculara değer veririm.
Bakın Sinan Gümüş'ün idolü kimmiş: "Eskiden Steven Gerrard'ı idol olarak görüyordum.
Şu anda Arjen Robben'i beğeniyorum. Stil olarak Robben'e benziyorum.
O da bire bir oynamayı seviyor. Gol için çok iştahlı ve asla pes etmiyor..." İtalyan Prandelli, U 21 maçlarını izlemeye tenezzül etmediği için Sinan Gümüş'ü göremedi. Ancak Akhisar'da birçok genç oyuncuyu vitrine çıkaran Hamza Hamzaoğlu, Sinan Gümüş'ü artık A takıma almalı ve bu genç yıldızın oynaması fırsat tanımalı. En azından kupa maçlarında Sinan ilk 11'de oynamalı. İddia ediyorum; Sinan Gümüş, Galatasaray'ın önümüzdeki yıllarında kanatlarına ve hücum zenginliğine hatta gol performansına ciddi katkılar sağlayacak bir oyuncu olacaktır.
Sinan Gümüş, Galatasaray'ın önümüzdeki yıllarında kanatlarına ve hücum zenginliğine ciddi katkılar sağlayacak bir oyuncu.
