Türkiye'nin en iyi haber sitesi
LEVENT TÜZEMEN

Bir taşla üç kuş: Podolski

Hamza Hamzaoğlu, Galatasaray'ın transfer ettiği Alman yıldızı işte böyle tanımladı

Sezon öncesi hazırlık kampları futbolcuların fiziksel performansları açısından çok değerlidir. Galatasaray'ın Avusturya'nın Velden kasabasında yaptığı ikinci kamp dönemini izledim. Hava koşulları, çalışma ortamı ve özellikle teknik heyetin hazırladığı idmanların kalitesi mükemmeldi. Oyuncuların arzu ve isteği, üç ayrı takım halinde yarım sahada yapılan çift kalelerde kazanma hırsı ve mücadele temposu üst düzeydeydi. Futbolcuların aşırı motivasyona ulaştıkları anda kemik sesleri duyuldu. Bir şeyi hatırlatmak isterim; eğer maçlarda tekmelik takmak zorunluluk ise oyuncular idmanlarda da bu kurala uymalıdır. Bu kuralsızlık nedeniyle darbeye maruz kalan oyuncuların idman sonrası kaval kemiklerine ya da ayak bileklerine buz torbaları koyduklarını gördüm. Pahalı ayakların tekmelikle ilgili titiz davranmaması beni çok şaşırttı.

MELO İDMANLARDA BİLE HIRSLIYDI
İdmanlarda ve çift kale maçlarında Melo'nun ne kadar etkili bir oyuncu olduğunu bir kez daha gördüm. Çift kalelerde Melo'nun yer aldığı takımlar hep kazandı. Özellikle Melo'nun galibiyet sonrası arkadaşlarını etrafında toplayıp sergilediği sevinç gösterisinde yüzündeki hırsa ve mutluluğa tanık oldum. Melo gerçekten futbol için doğmuş. Neden mi? Melo antrenman maçında bile yüreğini koyan bir oyuncu. 4 yılda üç şampiyonluk kazanan, 7 kupa kaldıran Melo giderse Galatasaray kadrosunun şifreleri de çözülür. Çünkü Melo, Galatasaray orta sahasının çimentosudur. Oyun anlayışı olarak cesur yüreğidir. Kamptan dönerken Hamza Hoca ile Melo'yu konuştuk, kendisi bana "Bizden sözleşme istemedi, sadece gitmek istediğini söyledi. Ben de kendisine 20'sine kadar süre verdim. Antrenmanlarda da mükemmel çalıştı" dedi. Ben de Hamza Hoca'ya, "İsteseydiniz takımın havasını bozar anlayışıyla idmanlara almayabilirdiniz" dedim. O da bana, "Gideceği takıma hazır gitmesini istedim" cevabını verdi.

YÖNETİM YENİ BİR MELO'YU KAÇA ALIR?
Şimdi Galatasaray yönetimine şunu soruyorum: Felipe Melo'nun yerine Melo kalitesinde bir oyuncu almak isterseniz ne kadar bonservis bedeli ödersiniz? Galatasaray yönetimi bu analizi nasıl yapamıyor? Muslera bile Galatasaray'ın omurgasına vurgu yaptı ve Melo'nun ne kadar önemli olduğunu söyledi. Muslera'nın, "Yeri dolar" açıklaması tamamen politikti. Yönetim Melo'yu karşısına alıp konuşmalı, gerekirse Galatasaray kadrosunun menfaati adına sözleşme uzatmak için anlaşma zemini oluşturmalı. Melo'nun kazandığını yönetim sorun etmemeli. Çünkü aynı kalitedeki bir oyuncunun kazanacağı da Melo'dan daha aşağı olmaz. Hamza Hoca ile Podolski'yi de konuştum. Kendisi bana, "Bir taşla üç kuş vurdum" açıklamasını yaptı ve şöyle devam etti: "Poldi homojen bir oyuncu. Hem sağda, hem sol kanatta hem de santrfor olarak oynayabilir. Bir golcü arıyoruz. Ama olmazsa Poldi'yi de kullanabiliriz. Güçlü, akıllı, tecrübeli ve sol ayağı çok kuvvetli." O Podolski her idman sonrası bıkmadan, usanmadan şut çalışması yaptı. Bir oyuncu ne kadar pratik yaparsa ayak da o kadar meleke kazanır. O Podolski maç sonrası yapılan 'rejenerasyon' idmanını bitirdikten sonra otele gitmeyip çift kale oynayan arkadaşlarını izledi.

BİLAL KISA İÇİNE KAPANMIŞ
Çift kalelerde Bilal'in araya attığı milimetrik paslar hep golle sonuçlandı. Podolski'nin "Aman aman.. Yapma ya.. Vallahi.. Uff.. Haydi.." diye bağırarak çevresine takıldığına bakarsak Galatasaray'a çabuk ısındığını söyleyebilirim. Ancak Bilal Kısa'yı içine kapanık gördüm. Bilal idman bitiyor otele dönüyor. Milli Takım'dan arkadaşları Bilal'i kucaklamalıdır.

SİNAN GÖZ KAMAŞTIRDI AMA…

Sinan Gümüş idmanların en göze çarpan oyuncusuydu. Sinan çift kalelerde ortaya koyduğu mücadeleyle göz kamaştırdı. Sinan A2'de ve idmanlarda sergilediği özgüveni forma şansı bulduğu maçlarda da sahaya yansıtmalı. Çünkü 'özgüven eşiği'ni atlaması gerekiyor. Üstelik bunu yapabilecek ortama ve desteğe sahip. Hamza Hoca Carole ile Telles'i karşılaştırırken şöyle dedi: "İkisinin farklı özellikleri var. Carole hızlı, çabuk ve topu kullanma özelliklerine sahip. Kanattan hücum ettiğinde etkili orta yapıyor. Sol bek, sol ön, sol stoper oynayabilir. Telles çabuk, hücuma hızlı çıkıyor, şut atıyor ama etkili orta yapma konusunda istediğim noktada değil." Ben Telles'i kampta kendini geliştirmiş olarak
gördüm. Kuvvetlenmiş olacak ki; ikili mü

SEMİH KAYA GÜÇ KAZANMALI
Geçen sezon devre arası Antalya'da yaşadığı sakatlıkla uzun süre boğuşan Semih'in daha güçlü olması gerekiyor. Çünkü diziyle ilgili esnemeyi yine yaşadı. Hamza hoca aynı sorunu yaşamak istemez. Bu yüzden savunmaya oyuncu bakıyorlar. Transferi düşünülen oyuncu kulübede oturacak bir isim olmayacakmış. Burak, Chedjou ve Sneijder fizik olarak tam hazır değiller. Ancak uzun mesafeli deparlı koşuları asla yarım bırakmadılar. Özellikle Burak bu eksikliğini gidermek için Nice maçı sonrası "Rejenerasyon" ekibinde yer almayıp yapılan idmanın tamamına katıldı ve temposu yüksek çift kale maçta sonuna kadar oynadı. Kaptan Selçuk İnan geçen sezon yaşadığı adale sakatlığının nüksetmemesi için sağlık heyetinin kontrolünden çıkmıyor. Her idman sonrası ya buz dolu varile giriyor ya da ayağına havluyla soğuk kompres yapılıyor. Selçuk'un profesyonelliğine zaten sözümüz olamaz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA