Türkiye'nin en iyi haber sitesi
LEVENT TÜZEMEN

Hatalardan ders almalı

* Hamza Hamzaoğlu yeniden eleştirilerin odağı... Eleştiriler doğru mu yoksa haksızlık mı yapılıyor?
Üç kupa kazanmış, 4'üncü yıldız ve 20'inci şampiyonlukta imzası olan Hamza Hoca'nın Galatasaray'da ciddi bir kredisi olduğunu düşünüyorum. Kazanırken nasıl alkışlıyorsa kaybederken de eğer hataları varsa Hamza Hoca'nın eleştirilmesi çok doğaldır. Şimdi iki örnek vereceğim:
1-Lizbon'da kadro üzerinde oynadı. Denayer'i sağ bek yaparken, Sabri'yi önce sağ öne, sonra da sol öne aldı. Sol bekte de Olcan oynadı. Takım kurgusunda bir dengesizlik oluştu ve stoper Denayer, Gaitan karşısında koridor oldu. Burak aşırı sinirliydi, ikinci sarıyı görmemesi büyük şanstı. Olabilir, bir hoca böyle kadro kurabilir. Eğreti kadro, bir kaç hamleyle ve oyuncu değiştirmeden düzelebilirdi... Nasıl mı? Sabri sağ beke geçer, Denayer stoper olur, Balta sol bekte oynar ve Olcan sol öne itilirdi..
Hatta Luisao'nun markajında bunalan Burak kanada geçer, daha kuvvetli Podolski santrfor olabilirdi. Eğreti kadroda özellikle Denayer'i sağ bekte oynatma ısrarı, pahalıya patladı... Benfica o bölgeden iki gol buldu ve mağlubiyet geldi. İlk maçta boğuştuğu ve öfkelendirdiği Luisao'yu Galatasaray ceza alanına getirmeyen Umut da oyuna geç girdi.. Zaten maça Umut'la başlamamak haksızlık ve hataydı.
2-Galatasaray, Benfica yenilgisine kadar 8 maç oynadı, 6 galibiyet iki beraberlik aldı. Hamza Hoca hiçbir teknik adamın kolay yapamayacağı bir hamleyle lig ortasında rakibin gücünü de gözeterek Eskişehir maçında cesaretle derin bir rotasyona gitti. 48 gündür bileği bükülmeyen Galatasaray'ın yakaladığı başarıda Hamza Hoca'nın yarattığı kadro istikrarının, herkese adaletli davranmasının ve cesaretinin izleri vardı. Hızlı hücum ayaklarına sahip Çaykur Rize karşısında çift forvetle sahaya çıkıp, orta sahayı eksiltmek fiziksel zafiyet yaşattı. İkili forvet pozisyona dahi giremedi. Bilal-Selçuk ikilisini bozup Sneijder'den ön libero yaratmak hataydı. Sneijder, gol atan, attıran ve şutu deneyen bir oyuncu. Uzun mesafede oynayınca güç kaybına uğradı. Selçuk sakatlanıp çıkınca tüm yükü taşıyamadı. İspanyol kontu Rodriguez'i bırak takıma koymayı, kulübeye bile almam. Tercih Bilal olmalıydı. Tüm yanlışlara ve yaşanan sakatlıklara rağmen uzatmalarda yenilen iki golde öncelikle takımın, büyük ölçüde ise kulübenin hatası var. Nasıl mı? Umut atıldığında skor 3-2 Galatasaray lehineydi. Hamza Hoca, Sneijder'i yanına çağırıp "Takım savunmasına" geçin demeliydi. Muslera'ya da vücut diliyle "Yavaş" uyarısı yapılmalıydı.. Hamza Hoca'nın bu yanlışlardan ders çıkaracağını ve milli ara sonrası Galatasaray'da geçici hafıza kaybına uğrayan takım ruhunu yeniden yerine oturtacağına inanıyorum.

* G.Saray transfer yapabilirse kimleri almalı?
Dursun Özbek, oyuncu alacaklarını söyledi. Ama hem UEFA'nın isteğine ayak uyduracaksın hem de transferi düşüneceksin. Bu nasıl olacak? Bilinen tek gerçek; Groskreutz'un takıma katılacak olması. Alman oyuncu, birçok mevkiide oynayabildiği için "Acil servis" görevi yapar. Hamza Hoca'nın mutlaka bir golcü istediğini biliyorum. Galatasaray'ın gol vuruşu etkili bir forvete ihtiyacı olduğunu düşünüyorum ancak bu isim kiralama yöntemiyle gelebilir. Niasse, Kweuke ilk adaylar. Eskişehir'den ayrılmayı düşünen Gekas bile son vuruşlar için düşünülebilir. Zaten Gekas'ın yıldız olduğu Akhisar'da takımın başında Hamza Hoca ve kurmayları vardı.

ŞENOL HOCA TUZAĞA DÜŞTÜ

* Beşiktaş, Bursa deplasmanında kazandı ama maçın önüne Şenol Güneş'in maç sonu lafları geçti. Güneş neden patladı?
Ömer Hayyam'dan değil, Mevlana'dan bir söz söyleyeceğim: "Sabırlı kuş, bütün kuşlardan daha iyi uçar.." Bugün Bursaspor ekonomik olarak güçlüyse bunu öncelikle Şenol Güneş'e borçludur. Bursaspor'a önemli gelirler kazandıran Bakambu, Şener, Ozan Tufan, Volkan Şen gibi oyuncuları vitrine Şenol Güneş taşımıştır. Bursa- Beşiktaş maçının Şenol Hoca'da psikolojik gerginlik yaratacağı çok netti. Neden? Çünkü iki kulüp arasında yıllardır onarılamayan bir husumet var. Eğer Şenol Hoca Beşiktaş'a değil, başka bir takıma gitseydi alkışla karşılanırdı. Sezon başı Güneş ile Bursa Başkanı Bölükbaşı arasında yaşanan söz düellolarını hatırlarsak Şenol hoca "Çanak" sorulara muhatap olacağı bilmeliydi. Cevap vermemek doğru olurdu. Ancak anlık öfkeye kapılıp ucu Volkan Şen'e dokunan sözleri sarf etmesi, kalitesine ve tecrübesine yakışmadı.

HELVAYI YAPAMIYOR

* Fenerbahçe Teknik Direktörü Pereira, savunma futbol oynattığı eleştirileri yüzünden husursuz günler geçiriyor...
Fenerbahçe kadro zenginliği ve kalitesinin karşılığını sahaya yansıtamıyor. Fenerbahçe taraftarı belki az gol yiyen ve az gol atarak kazanan takımdan tabela olarak memnun olabilir. Ancak taraftar tepki koyarken, Nani, Van Persie gibi yıldızların olduğu bir takımın daha fazla pozisyona girmesini, daha fazla gol atmasını ve en önemlisi keyif veren bir oyun sergilemesini bekliyor. Pereria kağıt üzerinde başarılı görünüyor. Ama Portekizli teknik adam elinde geniş ve homojen bir kadro olmasına rağmen Fenerbahçe'de kadro istikrarını yakalayamadığı ve oyuncular arasında rekabeti yaratamadığı için eleştiriliyor. İşin gerçeği; Fenerbahçe'de un, şeker var ama ağızlara tat verecek helvayı Vitor Pereira kavuramıyor.

PEREİRA ÖZGÜR DEĞİL

* Her maça bıçak sırtında çıkan Vitor Pereira Fenerbahçe'nin başında sezonu tamamlar mı?
Bir teknik adamın kazanırken "Takım oynadığı oyunla keyif vermiyor" gerekçesiyle gönderildiğine hiç tanık olmadım. Galatasaray, Mircea Lucescu ile şampiyon olduğu sezon tıpkı bugünkü Fenerbahçe gibi oynuyordu. Hatta Şampiyonlar Ligi'ne ön elemeden katılmış ve o zamanki statüye göre iki grup aşaması belası ile karşı karşıya kalmıştı. Pereiria'yı baskı altına almak, Fenerbahçe iyi futbol oynamıyor diye bilerek hırpalamak hem hocasının sinirlerini bozan hem de takıma zarar verir. Asıl sorun Pereira'nın kadro seçiminde özgür hareket edememesidir. Özgür bir Pereira'nın bence golcü tercihi öncelikle Fernandao'dur.. Marka isimlerin yarattığı baskı Portekizli hocanın kararlarını kısıtlıyor.

ALEX ÇOK AYIP ETTİ


* Alex ile Fenerbahçe arasında bir imza krizi çıktı.. Bu işin sonu nereye varır..

Alex oynadığı süre içinde Türk futbolunun ve Fenerbahçe'nin tarihine altın harflerle geçti. Taraftar sevgisini abidileştirip Alex'in heykelini dikti. Alex Fenerbahçe'de rekorları alt üst ederken müthiş goller attı, şampiyonluklar kazandı, kupalar kaldırdı. Ve en önemlisi Aziz Yıldırım yönetimi kendisine kaptanlık verdi. Alex'in geçmişi kaşıyarak bazı yanlışlarla ilgili Aziz Başkan'ı eleştirmesini doğru bulmuyorum.. Çünkü ne yaşandıysa artık geride kaldı. Bir söz şöyle der: "Ya bugün konuş ya da sonsuza dek sus.. Alex Fenerbahçe kaptanı olarak gönüllerde kalmayı sürdürmeli..."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA