Benim seneler önce günümüz futbolunun gidişatıyla ilgili vurguladığım bir görüşüm vardı: "Futbol artık gittikçe basketbola benzemektedir. Nasıl basketbolda başarılı olabilmek için iyi savunma yapmak gerekiyorsa futbolda da takım savunmasını iyi uygulamak temel ilkedir. İleride kaptırılan toplardan sonra eğer ilk preste başarı sağlanamazsa geriye çabuk dönüp takım halinde topun arkasına geçip alan daraltmak en garantili yoldur."
Son Dünya Kupası'nda da bilhassa telafisi olmayan eleme maçlarına geçildiğinde en güçlü takımlar dahi bu ilkeyi, Brezilya hariç, harfiyen uyguladılar. Almanya yarı finalinde Neymar ve seyirci motivasyonuyla plansız programsız, yüksek tempolu, aşırı riskli hücum girişimleriyle maça başlayan Brezilya bunun faturasını çok ağır ödedi.
Hollanda- Arjantin ve Brezilya-Almanya yarı final maçları, günümüz futbolunun teknik ve zorluk derecesi yüksek maçlarının istediği bu ilkelere göre oynandı. Bu konuda bir başka önemli örnek de Atletico Madrid. Kadro kalitesi, alternatif oyuncu, kolektif yapı ve de seyirci gücü olarak her yönden Barcelona ve Real Madrid'in çok gerisinde olmasına rağmen savaşçı futbolu ve başarılı takım savunmasıyla La Liga şampiyonu oldu.
Beşiktaş, Feyenoord deplasmanında çok önemli bir galibiyet aldı. Çünkü iyi takım savunması yaptı. Zaman zaman da iyi açıldı. Yalnız yine tahmin ettiğim gibi medyanın tümünde takıma ve Bilic'e methiyeler yapıldı. Halbuki en önemli şey başarılı sonuçlardan sonra teknik direktörün yanlışını görüp eleştirmektir. Son 6 dakikayı Cenk'in de oyuna girmesiyle Beşiktaş 3 santrforla oynadı. Deplasmanda galip bir takımın bu düzene geçmesi benim futbol mantığımla hiç bağdaşmıyor. Eğer birkaç dakika daha oynansa maç 2-2 de bitebilirdi. Rövanşa da her şeye rağmen dikkat diyorum. İlk maçtaki skor çok iyi ama unutmayalım ki bugüne kadar birçok takımımız iyi neticenin rövanşında hüsran yaşadılar.
BAŞIMIZ SAĞOLSUN
Genç kardeşimiz Erkan Koyuncu'yu elim bir kaza sonucu kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyim. Kardeşime Allah'tan rahmet, kederli ailesine ise başsağlığı diliyorum.
