Emniyet Genel Müdürlüğü kayıtlarına göre, son yedi yılda 30 bin ölümlü kaza olmuş.. Nerde?..
Kavşaklarda..
Hem de düzenlenmiş, ışıklandırılmış kavşaklarda..
İstatistiklerin ortaya koyduğu korkunç rakamlar üzerine Trafik Hizmetleri Başkanlığı araştırma yapmış..
Ortaya çıkan sonucu Bugün'ün haberinde okudum. Korkunç..
Ana sebep, kavşak düzenlemelerindeki hatalar..
Işıklar yanlış yerde.. Yaya geçitleri yanlış yerde. Bazı kavşaklarda yaya geçidi zebraları çizilmemiş bile..
Bu dediklerim hiç birinize yabancı gelmiyor değil mi?..
Sevgili Haşo bu sene konuya merak sardı. Lüzumsuz, gereksiz ve yanlış trafik ışıklarını yazmaktan bir hal oldu..
Ben yıllardır yazıyorum..
Bakın, rapora mapora gerek yok. Araştırmaya da.. Trafik Hizmetleri Başkanlığı raporunun doğru, hem de çok doğru olduğunu en iyi bilenlerdenim.. Çünkü bugüne dek ölümcül tehlikeleri hep yanlış ve gereksiz düzenlenmiş, yanlış kullanılan kavşaklarda yaşadım, gerek yaya, gerek sürücü olarak..
Bizim gazetenin hemen altındaki kavşağı kaç kez yazdım..
"Buradan ışığı kaldırın, yoksa öleceğiz" diye..
Yan sokağı, Barbaros Bulvarı'na bağlayan köşeye trafik ışıkları koydular. Üzerinde yürüyen adam resmi yeşil yanınca ne yaparsınız?. Kendinizi rahatça yola atarsınız. Yol sizin.. Ya da öyle sanırsınız ve Barbaros Bulvarı'ndan sizin bulunduğunuz yan sokağa hızla sapan arabanın üzerinize çıkmasına ramak kalır. Üç kez kaldı benim, bugüne dek..
Işık olmasa, oradan geçmem.. On adım yürür, yolun içine girerim. Etrafı kollarım. Sağdan soldan gelen giden yoksa karşıya geçerim, güvenle..
Şimdi aynen öyle yapıyorum.. Işığa falan güvenmiyorum.
Bu neden böyle?.
Çünkü kavşak yanlış düzenlenmiş.. Yaya geçidi çizilmemiş bir defa.. Yerde zebra yok..
Üzerinde yürüyen kırmızı ve yeşil adam simgeleri olan ışığın altının geçit olduğunu farz ediyorsunuz. Ama yanlış. Yaya geçidi, tam kavşağın içinde olmaz. Daha geride olur ki, Barbaros Bulvarı'ndan sapan araba, döndükten sonra önünü görsün. Yaya geçidini görsün, ışığı görsün ve beklesin. Bu yanlış düzenlenen kavşakta böyle bir görme ve bekleme yeri yok. Döndüğü anda yaya geçidinin içinde ve o geçitte ışığa kanıp yürüyen varsa, onun üstünde..
Böyle düzenleme mi olur?. Dikkat buyurun.. Bu kavşak, bu ülkenin en büyük yazılı ve görsel medya kuruluşlarından Sabah ve atv'nin hemen burnunun dibinde.. Ötesini siz düşünün..
Sürücü tehlikesi, gecenin bir yarısı, kuşun uçmadığı, kervanın geçmediği kavşaklarda ısrarla ve inatla yanan yeşil ve kırmızı ışıklar.. O ışık yanmasa, ya da yanıp sönen sarı veya kırmızı ışıklar size "Dikkat et, geç" uyarısı yapsa mesele yok.. Ama bakıyorum, önümde yeşil yanıyor. Hızımı kesmeden kavşağa giriyorum..
Oysa çaprazdan 120 kilometre hızla gelen ve "Bu saatte her yer boş" diye düşündüğü için kırmızıya aldırış etmeyen de, gaz kesmeden kavşağa giriyor.. Hadi kafa kafaya çarpışma.. Beş ölü var..
İki defa böyle kazadan kıl payı kurtuldum, araba kullanırken.. Şimdi Ercan'ı her defasında ben uyarıyorum.. "Işığa aldanma.. Kavşağa girerken hız kes ve etrafa dikkatli bak!.."
Bu ülkede kavşaklar iki sebeple düzenleniyor.. Bir "İş olsun" diye.. İki.. Eşe dosta iş yaratmak için..
Bir kavşak düzenlemesinin maliyeti 30 bin lira.. Anlayın dağıtılan parayı..
Düzenlenen kavşak, kazaları önlemiyor, rakamlar meydanda arttırıyor. Hemen her köşeye trafik lambası dikme özentisi de, trafik akış hızını öldürüyor..
Gece Zincirlikuyu'dan çıkıyorum. Taksim'e doğru.. Durmadan kırmızı ışık ve durmadan yığılan arabalar.. Şişli'ye kadar bekle Allah bekle.. Şişli'yi geçip Osmanbey'e doğru geliyorum ki, yol bom boş.. Taksim'e giden yol da boş, Vali Konağı'na sapan da.. Bre aman?.. Ne oldu, önümdeki yığınla araba?. Yer yarıldı içine mi girdi, göğe mi uçtu?.
Hayır.. Çünkü yığınla araba yok. İkide birde yanan kırmızı ışıklar yüzünden "Yığılan" arabalar var. Yol akınca akıp gidiyorlar. O saatte o yol ikide birde hem de yanlış kesilmese trafik durduk yerde kilitlenmeyecek..
Bir örnek vereyim..
Zincirlikuyu- Taksim, Avrupa yakasının ana arteri.. Karşının Bağdat Caddesi neyse, bu da o..
Ana arter, trafikte "Birincil" yoldur. Trafik akışı o yola göre ayarlanır. Trafik uzmanları o yolda akışı hızlandırma çareleri ararlar.
Bizde tam tersi. Mecidiyeköy'de bu arterde nerdeyse 20 metrede bir ışıklı kavşak var, akmasın diye. Tam Mecidiyeköy Meydanında, ana arterde kırmızı 90 saniye yanıyor. Yeşil 15 saniye.. Yığılma olmaz mı?. Hele bu 15 saniyenin 10 saniyesi çaprazdan gelen ve kavşağa girip de çıkamadığı için duran arabaların yolunuzu açmasını beklemekle geçince, trafik ana arterde sadece beş saniye akınca, yığılma nasıl olur bir düşünün..
Şimdi bu kavşakları kim düzenleyecek?.
İnanın kaldırsalar, çok daha doğru iş yapmış olacaklar. Hem kazalar azalır, hem trafik insanların kendi gözleri ile yönetilince daha insancıl, daha mantıklı ve daha akıcı olur.
Çevrenizdeki düzenlemesiz kavşaklarla, düzenlenmişleri (!) mukayese edin, ne demek istediğimi anlarsınız..