Yazı yazmayı özlemiştim ama nerden ve nasıl başlayacağımı bilemediğinden bıraktığım yerden devam etmeyi yeğledim.
Sizlerden ayrılırken çözüm süreci henüz yolun başındaydı. Süreçle ilgili neler olup bittiğini anlamak için pazartesi kalktım gittim Diyarbakır'a! İyi de yapmışım.
Gördüklerim, duyduklarım ve hissettiklerim hem çok şaşırttı beni, hem de mutlu etti.
21 Mart'ta barışın ilk adımı olan tarihi nevruzun kutlandığı Diyarbakır'la, bugünkü Diyarbakır arasında çok fark var.
O gün kafalar karışıktı. Umut ve heyecan doruktaydı ama barışın geleceğine dair bir güvensizlik vardı. Artık o güvensizlik yok Diyarbakırlı'da. PKK'lıların sınır dışına çekilmesi ile daha da bir şevk gelmiş insanlara barışla ilgili.
Abarttığımı sanmayın ama kimseden, "Bu süreç sekteye uğrar ve bozulur" mealine gelecek cümleler duymadım. Aksine konuşulacak bir mevzu olarak bile görmüyor artık Diyarbakırlı süreci. Yatırımları konuşmak istiyorlar. Aş, iş, ekmek konularında laflamak istiyorlar.
Bir aydır kente gelen giden işadamının haddi hesabı yok. Boydak Grubu 2000 kişiye istihdam sağlayacak fabrika için kolları sıvamış.
2005'te temeli atılan ancak çatışmaların yarattığı gerginlik dolayısıyla durdurulan FORUM alışveriş merkezinin inşaatı yeniden başlatılmış. Beş yıldızlı otel zincirleri markalarını kente sokmak için birbiriyle yarışıyor.
Fettah Tamince'nin sahip olduğu Rixos'un, Koç ailesinin Divan markasının çok yakın zamanda Diyarbakır'da olacağı söyleniyor. Sheraton da harıl harıl yer arıyormuş.
2. Organize Sanayi'de yer almak için binlerce müracaat var.
Ağzını açan yatırımlardan bahsediyor. Tek endişeleri var, o da büyüklerin başka illere kaçması. Başka iller dedikleri de sürecin yine merkezinde olan Urfa, Mardin gibi iller. Mesela Ferit Şahenk, Ethem Sancak ve Aydın Doğan'ın damadı Mehmet Ali Yalçındağ'ın ortak girişim olarak Ceylanpınar'da tarım ve yan sanayi üzerine yapmayı düşündükleri 5 milyar dolarlık yatırım kulaktan kulağa geziyor Diyarbakır'da. Bu üç yatırımcıyla 2 hafta önce özel uçakla Diyarbakır'a gelen Tarım Bakanı Mehdi Eker'e çok bozulmuş kentli. "Niye Urfa, niye Ceylanpınar?" diyorlar başka bir şey demiyorlar.
Bir başka bozuldukları konu ise Büyükşehir Belediyesi'nin hizmetleri.
İnanmayacaksınız belki ama defalarca gittim geldim bu şehre ilk defa belediye ile ilgili şikâyet işittim. "Çöpler alınmıyor, kaldırımlar dökülüyor, Baydemir hizmet vermiyor!" pelesenk olmuş dillere.
Anlaşılan o ki çatışmasızlık bir tek Baydemir'e yaramamış. Dostça uyarıyorum kendisini vallahi bir an evvel toparlamazsa kendini bi dahaki seçimi kazanması çok zor.
Kalın sağlıcakla...