Garip bi milletiz ve dolayısıyla bizi yönetenler de aynı gariplikte! Başında olması gereken sonunda oluyor ve Gezi Parkı'na yapılmak istenen proje için hükümet İstanbullunun önüne nihayet sandık koyuyor. Eğer sonradan bi karar değişikliği falan olmaz ise Gezi'nin kaderini referandum belirleyecek. Ben şimdiden ilan ediyorum oyumun rengini ve "Asla, Hayır, Katiyen" diyorum! Hatta diyorum ki Gezi genişletilsin. Mümkünse Hilton'un, Divan'ın da aralarında bulunduğu bütün o binalar yıkılsın ve Gezi gerçekten de gezilecek esvaplara kavuşturulsun. Sadece Taksim'in değil, tüm İstanbul'un oksijen deposu olacak kocamannn bir park inşa edilsin! "Nasıl olacak bu iş? Adamların malını mülkünü neye dayandırıp yıkacaksın? Hangi yasayla, hangi yolla yapacaksın bunu?" diyenlere sesleniyorum! Yolu gayet basit; Kentsel Dönüşüm Yasası! Türkiye'nin dört bi tarafında yapılıyor artık zaten bu. Tarihi dokusu falan olmadığı sürece Gezi ve etrafındaki binalar pekala yıkılabilir. Önerim şu; Taksim Platformu, İstanbul Mimarlar Odası'nın da aralarında olduğu bir ekip belirlenir ve bu ekip Gezi'nin etrafındaki binalara bir değerleme yapar. Biz de İstanbullu olarak parayı basıp satın alırız o binaları ve sonra da kamuya devredip yeşil alan olmasını sağlarız. Tahmin ediyorum gülüyor şimdi bazılarınız kıs kıs ama gülmeyin! Çünkü çok zor değil bu dediğimi başarabilmek. Kaldı ki bu işe en çok Aydın Bey (Doğan) sevinir. Çünkü Hilton'u Emekli Sandığı'ndan satın aldığında niyeti çok başkaydı Aydın Bey'in. İmar değişikliği yapıp Hilton'u büyütmek yani bir koyup, on kazanmaktı. Ama olmadı. Evdeki hesap çarşıya uymadı. (Bu noktada kendimle övünç duyuyorum çünkü eğer o plan değişikliğini 2007 yılında gündeme getirmemiş olsaydım şu anda o Hilton'un yerinde devasa betonarmeler yükselmişti.)
Neyse... Sonuçta mevcut haliyle Hilton Otel Doğan Ailesi'nin çok memnun olmadığı bir iştirak artık. Emin olun verdiklerini onlara geri verirsek gıklarını bile çıkarmazlar. Diğer bedel biçilemez bir bina da Divan Otel. Şahsen ben o binanın sahipleri Koç Ailesi'nin de çok anlayış göstereceğine inanıyorum. Onlar da üniversiteleri için kestikleri ağaçların karşılığında Divan'ın yerini İstanbulluya hediye etmekten büyük onur duyacaklardır. Diğer irili ufaklı binaların sahiplerini de ikna etmek kolay. Neyse bedeli ne! İstanbullu Gezi Parkı'nın harbiden gezilecek bir park olması için o bedeli ödemeye hazır. Hayal gibi gelebilir ama olur bu dediğim proje. Yeter ki bugüne kadar yaşanmış tüm çekişmeleri, kavgaları filan bir kenara bırakıp ortak bir noktada buluşalım...