Ülkemiz adına
tarihi bir randevu başladı dün...
İktisat Kongresi, 5'inci kez düzenleniyor. Türkiye'nin iktisadi başkenti İstanbul ama bu organizasyonun adresi 1923'ten bu yana
İzmir... İşgalin 9 Eylül 1922'de son bulduğu İzmir'in, iktisadi özgürlüğün ilan edileceği yer olarak bizzat
Mustafa Kemal tarafından seçilmesi tesadüf değildi.
Anadolu'nun en batısında yer alan kent, çağlar boyunca
ticaretin merkeziydi.
Limanı sayesinde Doğu, Anadolu ve Batı arasında ticaret köprüsü kurmuş,
kültürler arasında da diyalog zemini oluşturmuştu.
Türkiye ekonomisinin temel taşlarının döşenip,
milli iktisadın rotası tayin edilirken, İzmir'in bu tecrübesinden yararlanılmalıydı.
Öyle de oldu. 1923'teki ilk kongreyle ağır sanayinin temelleri burada atıldı.
Türkiye ekonomisinin bugünlere gelmesinde bir diğer büyük adım da 1981'deki
İkinci İzmir İktisat Kongresi'ydi. Darbelerle sekteye uğramış demokrasimizle birlikte kan kaybeden ekonomimize yeni çıkış yolları bu kongrede çizildi.
24 Ocak 1980 kararlarının nasıl uygulanacağı konuşuldu, dünyaya açılma hedefinde birleşildi.
Ege Serbest Bölgesi gibi
sanayi üsleri de o kongrenin kazanımlarındandı.
Ve şimdi, "2023'ün büyük Türkiye"si hedefi için buluşuluyor.
Cumhuriyet'in 100'üncü yılında; teknoloji üreten, buluşlarıyla insanlığa yön veren, dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmiş cihan devleti Türkiye'ye giden yolda da İzmir belirleyici olacak.
Devletin zirvesinin açılışını yaptığı 3 günlük İzmir İktisat Kongresi yine çok şey kazandıracak.
Hayırlı ve bereketli olsun...