Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Anadolu Kartalı tatbikatının ardından TRT'nin "Ayrılık" dizisiyle iplerin gerildiği İsrail'e dönük uyarı içeren mesajlarını sürdürdü. Davutoğlu, Bosna Hersek'e gidişinden önce şu mesajları verdi:
TUTUMUMUZ NET: Geçen yıl bu zamanlar Türkiye'nin Suriye ile İsrail arasındaki dolaylı görüşmelerde arabuluculuk yaptı. O günkü politikalarımız ne kadar doğru ve ilkeli politikalarsa, İsrail'in politikalarını tenkit ettiğimiz dönemler de aynı istikamette ilkeli politikalardır. Türkiye, barış istikametindeki her adımı destekleyecektir, ama barışı riske atacak adımlar karşısında da bu bölgenin en önemli aktörü olarak tutumunu net olarak gösterecektir.
GAZZE SALDIRILARI DARBE VURDU: Maalesef Gazze saldırıları, başta Türkiye'nin yürüttüğü İsrail-Suriye görüşmeleri olmak üzere, Orta Doğu'daki barış çabalarına büyük bir darbe vurmuştur. Dolayısıyla ilişkilere bugünkü basına yansıyan kriz alametlerini esas alarak bakmak doğru değil.
BÖLGEYE BORCUMUZ
NE İÇİN EMEK VERDİM: Başbakan ve ben dolaylı görüşmelere başlayabilmek için yıllardır gizli diplomasi ile büyük bir emek verdik. Bu emek niçin verildi? İsrail karşıtlığı olsaydı Türkiye'de, bu emek verilir miydi? İnşa ettiğimiz bir barış çabası tek bir hamleyle berhava edildi. Buna sadece Türkiye değil hangi ülke olsa o da kayıtsız kalmaz. Bu bizim bölge halklarına karşı olan borcumuzdur. Aynı durum bir Yahudi topluluğu için, İsrail için söz konusu olursa askeri bir saldırı tek bir şehre yönelik olursa ona da tepki veririz.
EN KAPSAMLI SALDIRI: Gazze'ye geçen yıl gerçekleştirilen operasyon, bu yoğunlukta bir şehre yapılabilecek en kapsamlı askeri saldırılardı. Yaralananların çoğu kadın ve sivildi. Bunları olmamış kabul edemeyiz.
ASKERİ GÖRÜNTÜ İÇİNDE OLMAYIZ: Bu kadar hassas bir dönemden geçerken Türkiye'nin askeri bir görüntü içinde, salt askeri amaçlı olarak; Türkiye bölgede barış çabaları yokken, barış çabaları istediğimiz ölçüde ivme kazanmamışken, askeri görüntülü şeyler içinde olmamaya özen gösterir. Gazze'deki insani trajedi bu şekilde sürerken bizim askeri bir görüntü vermemizi kimse bizden bekleyemez.
SUÇLULUK DUYUYORUM: Barış perspektifinin bölgedeki herkes tarafından benimsenmesi gerekiyor. 8 aydır Gazze'den İsrail'e tek bir roket atılmadığı halde Gazze'deki çocukların gidecek okulları, yatacak evleri yok. Türkiye ölçeğindeki bir ülke buna sessiz kalabilir mi. Her sabah çocuğumu okula gönderirken bu suçluluk duygusunu hissediyorum. Bir an önce Gazze'deki bu durum düzeltilmeli, bunu istemek İsrail karşıtlığı değildir, bunu istemek insani bir durumdur. Bunun doğru anlaşılması lazım.