Geçtiğimiz günlerde Mersin olağanüstü günler yaşadı. 'Narenciye hayattır' sloganı ile başlatılan Mersin Narenciye Festivali'nin dördüncüsü yapıldı.
Gerçekten renkli görüntülere sahne oldu.
Böylesine güzel organize edilen festivalden söz etmemek olmaz.
Mersin ülkemizin narenciye üretiminin yüzde 30'unu gerçekleştiren bir ilimiz.
Yani oranlara bakarsanız limonda yüzde 70, mandalina ve portakalda yüzde 20, greyfurtta ise yüzde 15'lik bir paya sahip.
Ben festival ile ilgili biraz da törenlerde kullanılan malzemelere değinmek istiyorum.
Süslemelerde 400 bine yakın narenciye kullanılmış.
Yani 80 ton civarında.
50 ton narenciye sıkılmış ve ziyaretçilere dağıtılmış.
Festival Başkanı Abdullah Özdemir, "Narenciye festivali her yönüyle bir kent festivalidir.
Bununla birlikte birleşmiş ve kenetlenmiş bir Mersin hayalimiz gerçekleşti.
4 kıta ve 30 ülkeden gelen gösteri grupları, festivalimize ayrı bir renk kattı. Halkımız farklı kültürlerle tanışma imkanı buldu.
Yurt dışından gelen ve sayıları 700'ü aşan kültür elçileri, kendilerini tanıtacakları gibi, kentimizi ve bizleri yakından tanıma fırsatı buldular.
Mersin'den katılan 30 dolayındaki yerli grubun gösterilerinde ise genç yeteneklerimizi gördük.
Ülkemizde bir ilk olan meyve ile süsleme konusunda, çok rahatlıkla söyleyebiliriz ki Mersin, dünyanın en başarılı ikinci kenti haline geldi" diyor.
Başkanın ağzından festivalin rakamsal bilgilerine de değindik.
Dünya kentleri festival sayesinde Mersin'i tanıdı.
Böyle güzel organizasyonlar diğer illerimize de yansımalı.
Mersinli yöneticileri kutluyorum.
