SABAH'TAN MEKTUP

Gezi Parkı olaylarında sergilediğimiz duruş nedeniyle bazı çevreler çok üstümüze geldi. Bu baskılardan etkilenen bazı yazarlarımız da "Liberter" bir havaya girdi.
Ama gerçek SABAH okurları her şeyin farkında. Sadece bir örnek vereceğim. Buyurun...

***
"Merhaba, iyi çalışmalar...
En az 2 senedir kesintisiz SABAH gazetesi abonesiyim, 2009 yılından itibaren de gazete bayileri aracılığı ile haftada en az 5 gün alırdım.
Aboneliğim süresince aboneliği bırakmam için birçok sebep oldu ama Erdal Şafak beyi sevdiğim ve güvendiğim için, Engin Ardıç gibi menfaatsiz, korkusuz, tarafsız yazan yazarlara destek için aboneliğimi iptal etmedim.
Ben Gezi Parkı eylemleri sırasında SABAH'ın manşet ve birinci sayfa tercihini destekliyorum, arkanızdayım. İşte ben bu yüzden size destek verdim az da olsa. İşte bu önemli günlerde ülkenin menfaatlerini koruyan ve doğru haber yapan gazete benim gazetem.
Twitter'ı ve sosyal medyayı ilk kullanan Türk vatandaşlarındanım ve Twitter'da kim ne yapıyor iyi bilirim. Gezi Parkı eylemlerinde başını the redhack ve birkaç hesabın çektiği grupların organizasyonunda müthiş psikolojik harp yapıldı, yalan ve sahte fotoğrafların, montaj video görüntülerinin kullanıldığı haberleri yaymayanları karaladılar. Bu arada işim gereği haftanın 5 günü Taksim'deydim ve kimse bana oradaki Türk bayraklarının azlığını, ESP, İşçi Partisi,TKP ve diğer sol grupların bayraklarının çokluğunu açıklayamaz. Kimse bana Gezi Parkı sorunu bitmişken 'Bırakmıyoruz arkadaşlar,bir ay dayanın devrim gerçekleşecek' diyen binlerce telefon iletişimini açıklayamaz. Gezi Parkı eylemlerinde hükümet gereken yumuşamayı yapmıştır, adımları atmıştır, buna rağmen 'Gezi sadece bizimdir' deyip, Gezi Parkı'ndan çadırları kaldırmamak açıklanamaz. Tarafsız iseniz o Gezi Parkı'nda sadece bir kesimin olduğunu, öbür kesim de gelip çadır kurmak isterse olaylar çıkacağını bilirsiniz. Gezi Parkı eylemlerinin bu detayları uzayıp gider.
Biz sizin haberciliğinize gelelim...
Sayın Yavuz Baydar, tarafsızsanız bunu da gazetede yayınlar ya da ele alırsınız. Demişsiniz ki; okur 'Günaydın Gezi' başlığı sebebiyle tepkili. Hangi okur sayın Baydar, hangi okur? Benim gibi 2 yıldır ev adresine gazete teslim abone mi, yoksa forumlarda ve sosyal medyada organize olup, 'Haydi yandaş gazetelere binlerce eleştiri mail'i gönderiyoruz' diyerek organize tepki mail'leri gönderen sahte SABAH okuru mu? Benim bilgilerimi, adımı soyadımı, telefon numaramı müşteri hizmetlerinden kontrol ettirin Yavuz Baydar, en az 2 yıllık aboneyim ve SABAH gazetesi okuruyum. 'Günaydın Gezi' ve benzeri başlıkları eleştirenlerin gerçek bilgilerini alın, bakın bakalım SABAH okuru muymuş. Bunu kanıtlayamazsan, sen de SABAH gazetesi yönetimine yapılan şantajın içindesin Yavuz Baydar. Biz abone olarak memnunuz; SABAH okuru olmayanlar, Sözcü, Cumhuriyet okurları memnun olmayabilir. Arada söylediğim bir şey önemli, internette, forumlarda, mail gruplarında ve sosyal medyada organize olan, Gezi Parkı eylemlerinde özellikle şiddeti savunan, hep polise çakan, yalan resim ve videolarla halkı kandıran gruplar, aralarında organize olup yandaş dedikleri gazetelere, sizin okurunuzum deyip eleştiri mail'leri atıyorlar. Ben bunları görüyorum, biliyorum. Bu oyunun oyuncusu olmayın Yavuz Baydar, SABAH okuru olmayanları SABAH okuru ve çoğunluk gibi sunmayın, SABAH gazetesine zarar vermeyin. SABAH sahipsiz değildir, yanındayız Erdal Abi..."
Ve imza: Ethem Ünal - Beyoğlu.
***
Başka söze gerek var mı?
Sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir hafta dileğimle...