*Kadının orta yaşı mı daha çekilmez oluyor, erkeğinki mi?
Bu çok tehlikeli bir soru. Kadının orta yaşı menopozla başlıyor ve hormonlarında 40'larından itibaren dramatik bir düşüş görülüyor. Bunun beraberinde de kırışıklıklar ve kilolar geliyor. Erkeklerde ise durum böyle değil. 80'ine kadar bile hormonları iş görebiliyor. O nedenle kadının orta yaşa girişi daha sıkıntılı.
*Orta yaşın en sıkıntılı tarafı neresidir?
Bu dönem ilginç bir dönem. Orta yaşa gelmiş insanların kalbi genç kalıyor. Kimse kendine yaşlanmayı yakıştırmıyor. Bizler lise günlerimizi bile daha dünmüş gibi hatırlıyoruz. Lise arkadaşlarıyla buluşunca çocuklaşıyoruz. Aynı lisedeki gibi konuşup şakalaşmaya başlıyoruz yeniden. Eski bir arkadaşı görünce aklımıza gelen ilk şey ne kadar yaşlanmış olduğu oluyor. Mesela 30 sene görmediğim liseden bir kız arkadaşımla karşılaştık geçenlerde. Ne hale gelmişsin dedi bana. Ben de "kızım sizin evde ayna yok mu, kendine baksana" dedim.
"Tambura gibi gerdirmeyin! Estetiksiz kadın daha çekici!"
*Kabullenilemeyen tek şey dış görünüş mü?
Hayır, orta yaşındaki bir insan hipertansiyon veya kalp yetmezliği gibi bir hastalıkla karşılaşınca da tokat yemiş gibi oluyor. Kabullenemiyor. Çünkü bunlar yaşlı hastalığı. Bu hastalıkları hep dedesinden, anne-babasından biliyor. Tabii tüm bunlar kırsal kesimde böyle yaşanmıyor, yaşlılık onlar için doğal bir süreç. Ama modern şehir insanı ana akım medya, sinema ve reklamların da pompalamasıyla hep genç ve güzel kalmak istiyor. Çoğu hiç işe yaramayan kırışıklık kremlerine ve besin takviyelerine büyük paralar dökülüyor. Kadınlar kendilerini tambura gibi gerdiriyorlar.
*Kırışıklıklara tercih ediliyor tabi…
Kadınlar asla erkeklerin ne düşündüğünü önemsemez. Önemseseler zaten hiçbir erkeğin öyle dudakları patlamış, gergin bir kadından hoşlanmayacağını bilirler. Sandra Bullock, Sharon Stone, Michelle Pfeiffer gibi yaşını gösteren, estetiksiz, olgun kadınlar genç-yaşlı bütün erkeklerin aklını başından alabilir. 70'ine merdiven dayamış Catherine Denevue'den daha çekici bir kadın düşünemiyorum. Jack Nicholson, Robert de Niro gibi 60'ını devirmiş adamlar hâlâ çok karizmatik sayılıyor. İnsanı çekici kılan gözlerindeki canlılıktır.
"Müzik, gülmek ve güzellik uykusu gençleştiriyor"
*Gözlerin ışıltısını, ruhun canlılığını korumak için ne yapmalı?
En önemlisi gülmek. Gülmek mutluluk hormonlarının salgılanmasını ve dolayısıyla stres düzeyinin azalmasını sağlar. Sonra güzellik uyku çok önemli. Gün içinde yarım saat uyumak cildi güzelleştirir, yaratıcılığı arttırır. Google, Microsoft gibi büyük şirketlerde gün içinde uyumak için uyku odaları vardır. Hoşa giden bir müzik dinlemenin de ağrıları azalttığı, tansiyonu düşürdüğü, enerji düzeyini arttırdığı, kalp-damar hastalıklarına sebep olan enflamasyonu (yangı) azalttığına ilişkin bilimsel çalışmalar var. Müslüm Gürses dinleyip kendinize jilet atmadığınız ve Sezen Aksu dinleyip eski aşk acılarını deşmediğiniz sürece müzik faydalıdır.
*Beslenmeyle ilgili neler söylersiniz?
Süper gıdalar var. Bunlar zeytinyağı, brokoli, domates, yeşil salatalar, sarımsak, baklagiller, kuruyemiş, yoğurt, balık, nar, kırmızı şarap, pancar, yeşil çay ve baharatlar devamlı beslenmede yer almalı.
*Emeklilik insanı yaşlandırır mı?
Emekli olduktan sonra boyluğa düşüp kısa süre içinde ölen insanlar var. Emekliliği bir bitiş olarak değil, ikinci perde olarak görmeli. Orta yaş insanın artık kendini bulduğu yaştır ve bu yaşta artık insan aslında neyi yapmak istiyorsa onu yapabilir. 50'sinden sonra fotoğrafçı olan arkadaşım var mesela.
Orta yaşa geldiğinizi nasıl anlarsınız?
*Gazeteyi kol mesafesinde okuyorsanız
*Yüksek sesli müzikten rahatsız oluyorsanız
*Bazı yiyecekler size dokunmaya başladıysa
*Klima dokunuyorsa
*20-30 senedir aramadığınız tanıdıklarınızla Facebook'ta arkadaş oluyorsanız
*Kel kafanıza kulak üzerinden saç telleri tarıyor veya at kuyruğu yapıyorsanız
*Çay-kahve uykunuzu kaçırıyorsa
*Sebepsiz yere oranız buranız ağrıyorsa
*Televizyon kumandaları ve akıllı telefonlar aklınızı karıştırıyorsa
*Makyaj malzemesi ve kuaför faturanız kabarıyorsa
*"Bizim zamanımızda…" demeye başladıysanız
*Yemekten sonra ağırlık çöküyorsa
*Aynaya baktığınızda anne veya babanıza benzemeye başladığınızı düşünüyorsanız
*Arabaya binerken veya inerken "ınghhh" sesi çıkarıyorsanız
*Göbeğim/popom büyüdü diye düşünüyorsanız
*Akşam haberlerini kaçırmıyorsanız
*Seks angarya gelmeye başlıyorsa
*Botoks yaptırsam nasıl olur diye düşünüyorsanız
*Tatlılar, tuzlular, yağlılar zararlı diyorsanız
*Cereyanda kaldığınızda hasta oluyorsanız
*Kazık kadar gençler size amca/teyze diyorsa
*Sabahları yorgun kalkıyorsanız
*Mantığınız kalbinize ağır basıyorsa
*Kırışıklık kremleri ve Mega Men tabletlerinden medet umuyorsanız
*Televizyonda sağlık programları ilginizi çekiyorsa
*Frikik verdiğinizde kimse dönüp bakmıyorsa
*Anılarınızı anlatmaya başladıysanız
*Huzurun aşktan daha önemli olduğuna inanıyorsanız
*Evinizde beş taneden fazla ilaç ya da vitamin varsa ve bu listeden beş ve daha fazlasına "evet" diyorsanız, orta yaşlısınız.
Gençler orta yaşlılar için tehdit!
"Orta yaşlılar mevcut işleri ve sorumluluklarıyla boğuşurken, gençler en yeni ve güncel bilgileri ve teknolojileri kolayca dağarcıklarına birer silah olarak koyuyorlar. Yeni bilgiler ile donanan bu gençler, orta yaşlıların karşısına bir tehdit olarak çıkıyor. Orta yaşlıların, özellikle de iş hayatında rekabet halinde olan orta yaşlı erkeklerin bu durumdan tedirgin olması kaçınılmaz."
ÜRÜN DİRİER, urun.dirier@aktuel.com.tr
Fotoğraflar: ERGUN CANDEMİR