10 kişinin kurban gittiği Neo-Nazi cinayetleriyle ilgili ifade veren bir siyasi bile sorumluluk üstlenmedi. Herkes, “Elimden geleni yaptım” diyor\n\nALMANYA’DA bir Alman polis, 8 küçük Türk esnaf ve bir Yunan vatandaşını öldürdüğü ortaya çıkan ırkçı Neo-Nazi katilleri bulamayan emniyet görevlileri, gizli servis çalışanları, savcılar ve siyasiler, verdikleri ifadelerle saç-baş yolduruyor. Irkçı cinayetleri araştıran Federal Meclis Araştırma Komisyonu’nda ifade veren neredeyse herkes, “Elimden geleni yaptım” diyerek sorumluluk üstlenmekten kaçıyor.\n\n
4 KİŞİ GİTTİ\n\nCİNAYETLERDEN ötürü sadece 4 kişi istifa etti. Onların da tamamı Anayasayı Koruma Teşkilatı’ndan. Önce Thüringen Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Thomas Sippel görevden alındı ve emekli edildi. Ardından Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı Heinz Fromm istifa etmek zorunda kaldı. Saksonya Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Reinhard Boos’un istifasından sonra, son olarak Saksonya Anhalt Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Volker Limburg istifa etti.\n\nSABAH, cinayetleri aydınlatmakla görevli olup da işin üstesinden gelemeyen ve hala hatasını kabul etmeyen siyasi, bürokrat ve polislerin cinayetlerle ilgili yaklaşımını değerlendirdi.\n\n
GÖREVDE OLANLAR SİYASİLER İMHAYI ÖNLEYEMEDİ\n\nHans Peter Friedrich (CSU): Gizli servisin NSU ortaya çıkmasından sonra bile dosya imha ettiği ortaya çıktıktan sonra, baskı üzerine dosya imhasını durdurdu. Ancak daha önce bazı dosyaların bilgisi ve hatta talimatı doğrultusunda imha edildiği ileri sürülüyor. Dosya skandalı nedeniyle Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Fromm istifa etmek zorunda kaldı. İstifa etmeyi düşünmüyor.\n\n
“HASSASİYETSİZLİK”MİŞ\n\nThomas de Maiziere (CDU): Savunma Bakanı. Kendisine bağlı Askeri Gizli Servis’in (MAD) bazı dosyaları imha etmesiyle gündeme geldi. Dosyalar, diğer gizli servislerde ortaya çıktı. Aylardır dosyadan haberdar olduğu sanılıyor. Ancak Araştırma Komisyonu henüz yeni öğrendi. İstifa etmeyi düşünmediği gibi, dosyanın varlığının gizlenmesini “hassasiyetsizlik” olarak değerlendirdi.\n\n
BİLDİĞİ ŞEYE ŞAŞIRDI\n\nFrank Henkel (CDU): Berlin İçişleri Senatörü. Beate Zschaepe’nin sevgilisi Thomas S.’nin muhbir olduğunu öğrenince “şaşırdığını” söyledi. Ancak senatörün bu bilgiye, 22 Mart’tan beri sahip olduğu ortaya çıktı. Yani senatör, bildiği, ama komisyona iletmediği bir bilgiye “şaşırmış”. İstifa etmeyi şimdilik düşünmüyor. Konunun “araştırılacağını” söyledi.\n\n
İFADE VERDİRMEDİ\n\nVolker Bouffier (CDU): Dönemin Hessen Eyaleti İçişleri Bakanı. Halit Yozğat’ın öldürüldüğü sırada olay yerinde bir ajan bulunduğunu uzun süre gizledi. Sonra da savcılığa yazdığı yazı ile, ajanın muhbir olarak çalıştırdığı bir aşırı sağcının ifade vermesini engelledi. Halen Hessen Başbakanı.\n\n
YERİNE BAŞKASI GİTTİ\n\nHolger Stahlknecht: Saksonya Anhalt Eyaleti İçişleri Bakanı. Defalarca, “Elimizde NSU ile ilgili bağlantılar konusunda herhangi bir dosya yok” açıklamasında bulundu. Dosyalar ortaya çıkınca, istifa bile etmedi. Onun yerine, Saksonya Anhalt Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Volker Limburg gitti. İstifa etmeyi düşünmüyor.\n\n
GÖREVDE OLMAYAN SİYASİLER ÖZÜR DİLEDİ\n\nOtto Schily (SPD): Dönemin Federal İçişleri Bakanı. Köln Keupstrasse’deki bombalama eyleminden bir gün sonra, “ırkçı motif olmadığını” açıkladı. Geçtiğimiz haftalarda yaptığı hatadan dolayı özür diledi. İstifa edecek bir görevi bile yok.\n\n
HATASI YOKMUŞ\n\nFritz Behrens (SPD): Dönemin Kuzey Ren Vestfalya İçişleri Bakanı. Aynı Otto Schily gibi Keupstrasse’de bomba patlamasından sonra alelacele “yabancı düşmanı motif yok” açıklamasını yaptı. Herhangi bir hata yaptığını düşünmüyor. Bir siyasi görevi olmadığı için, istifa da edemez.\n\n
HATA YAPILMAMIŞ\n\nGünter Beckstein (CSU): Dönemin Bavyera İçişleri Bakanı. Bavyera’daki hiçbir resmi dairenin hatasını göremediğini söyledi. 10 cinayetin 5’i, Bavyera’da, Beckstein döneminde işlendi. Bazı şeyleri hatırlayamamış. Hata yapıldığını kabul etmiyor. Halen milletvekilliği yapıyor.\n\n
GARİP İFADE\n\nWolfgang Weber: Dönemin Bavyera Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı. 2005-2008 arasında görev yaptı. Komisyonda verdiği ifadede, “Hafızamı tazelemek için diğer iki tanıkla iki kez buluştum” dedi. Komisyon Başkanı Edathy de tanıkların sözleşmiş gibi ifade verdiğini belirterek, “İfade dikkat çeker şekilde birbiriyle örtüşüyor” cevabını verdi. Aşırı sağcılarla ilgili soruşturma yaptığını iddia etti. Ancak bununla ilgili deliller ortada yok. Hatırladığını söylediği bu olay, görev yaptığı döneme bile ait değil.\n\n
GÖREVDE OLMAYAN GİZLİ SERVİS ŞEFLERİ DENGİ DEĞİLMİŞ\n\nLutz İrrgang: Dönemin Hessen Eyaleti Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı. “Kendi denginde” adam olmadığı için polise bilgi bile vermemiş. Meclis Araştırma Komisyonu’nda, İrrgang’ın, Halit Yozgat’ın öldürüldüğü sırada internet kafede bulunan ajan Andreas T. ile ilgili polisle “Kendi seviyemde polis yok” diyerek konuşmaya yanaşmadığı ortaya çıktı. Artık emekli. Komisyonda verdiği ifadede saç baş yoldurdu.\n\n
EN KARANLIK AJAN\n\nHelmut Roewer: 1994 ile 2000 yılları arasında Thüringen Eyaleti Anayasayı Koruma Teşkilatı başkanlığı yaptı. Başkanlığı döneminde, NSU üyesiyle bağlantısı olan Tino Brandt’ı muhbir olarak görev aldı ve kendisine 200 bin Mark ödendi. Bu para ile, Uwe Mundlos, Uwe Böhnhardt ve Beate Zschaepe’nin de üye olduğu Thüringer Heimatschutz isimli örgüt kuruldu. 2000 yılında bazı skandalları nedeniyle görevden alındı. Görevini kötüye kullanmaktan ötürü açılan dava, 3 bin euro ceza karşılığında kapatıldı. Halen aşırı sağcı olarak bilinen bir yayın evine yazıyor.\n\n
BECERİKSİZLER HATIRLAMIYOR\n\nWalter Kimmel: Dönemin Nürnberg-Fürth Başsavcısı. Bir iddiaya göre soruşturmaların Federal Başsavcılık tarafından devralınmasını engelledi. Kesinlikle hata yapmamış. Çalışmalar, “Daha iyisi olamayacak şekilde” yapılmış. Kimmel, bazı sorulara “Bilmiyorum, hatırlamıyorum, size katılıyorum ama o konuda bilgim yok” şeklinde cevaplar verdi. Halen Bavyera Eyalet Başsavcısı. İstifa etmeyi aklından bile geçirmiyor.\n\n
BİR TÜRLÜ BULAMADI\n\nWolfgang Geier: Cinayetleri araştıran “Bosporus” isimli özel polis ekibinin başı. Apaçık tariflere rağmen, ihmalkar davrandı. Halen polisliğe devam ediyor. İstifa etmeye niyeti yok. Terfi etti.\n\n
GİDEN GİZLİ SERVİS ŞEFLERİ\n\nSkandal kapsamında çok bariz hatalar yaptıkları için koltuklarını koruyamayan 4 gizli servis şefi istifa etmek zorunda kaldı.\n\n
“GÜCENDİĞİ” İÇİN GİTTİ\n\nHeinz Fromm: Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı. NSU soruşturmasının devam ettiği bir dönemde gizli serviste dosya imha edilmesi üzerine istifa etti. Ancak istifası, NSU cinayetlerinden ötürü sorumluluktan değil, kendi başkanı olduğu dairede arkasından iş çevrilmesi. Yani neden, kendisinden habersiz yapılan bir işlemden duyduğu rahatsızlık.\n\n
YILLARDIR BİLİYORDU\n\nThomas Sippel: Thüringen Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı. Eyalet Meclisi önünde tüm gerçekleri söylemediği ve “Meclisin güvenini yitirdiği” için istifa etmek zorunda kaldı. Kasım 2000’den bu yana gizli servisi yönetiyordu. Mundlos, Böhnhardt ve Zschaepe’nin varlığından göreve başladığından beri haberi vardı. 3 Temmuz 2012’de gitmek zorunda kaldı.\n\n
DOSYALARDAN BİHABER\n\nReinhard Boos: Saksonya Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı. 11 Temmuz’da görevden ayrılmak istediğini bildirdi. Daha önce yapılan açıklamada, “NSU ile ilgili tüm dosyalar komisyona iletildi” denilmesine rağmen, Eyalet Anayasayı Koruma Teşkilatı’nda daha farklı dosyaların olduğu ortaya çıkmıştı.\n\n
EN SON İSTİFA\n\nVolker Limburg: Saksonya Anhalt Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı. 13 Eylül’de istifa etti. Irkçı katil Uwe Mundlos ile ilgili ortaya yeni çıkan bir dosya nedeniyle istifa etmek zorunda kaldı. Daha önceki açıklamalarda sürekli, “Başka dosya yok” denilmişti. Dosyalar ortaya çıkınca, gitmek zorunda kaldı.\n\n \n\n \n\n
İsmail EREL / FRANKFURT