Almanya’da, bir sanayi tesisinin sökülerek Hindistan’a taşınmasıyla ilgili 3.3 milyon euroyuk iş sözleşmesi imzalayan İzmirli mühendislik şirketi MAK- İN, bu ülkeye götüreceği işçileri için vize alamayınca 712 bin euroluk kârdan oldu. İşadamı Hüseyin Cimşit, şirketinin vize başvurusuna olumlu ya da olumsuz yanıt verilmeyince ve sözleşme feshedildiği için zarar edince, Aralık 2009’da İzmir Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak Almanya aleyhine tazminat davası açtı. Dava sırasında Almanya Büyükelçiliği’nden hiçbir yetkili duruşmalara katılmadı. Mahkeme, Almanya Cumhuriyeti’ni suçlu buldu. Almanya Devleti, 1 milyon 678 bin lira maddi, 20 bin lira da manevi tazminat tazminat ödemeye mahkûm edildi\n\n
ÖNCE TANIMADI\n\nKarar Ankara Büyükelçiliği’ne tebliğ edilince Almanya “Türk mahkemesi ülkemize tebligat yapamaz” diyerek Türk Dışişleri’ne ‘nota’ verdi. Tazminatın ödenmemesi üzerine şirket, Almanya’nın İstanbul’daki taşınmazları Alman Lisesi ve Sarıyer’deki 170 dönümlük Alman korusunu için icra takibi başlattı. Öncelikle Alman Lisesi için haciz işlemi uygulandı. Borçların yine ödenmemesi üzerine Alman Lisesi icra yoluyla satışa çıkartıldı. Bu arada şirket yetkilileri, yargı sürecinde yaşadıkları engeller konusunda ise Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu’na da suç duyurusunda bulundu.\n\n
İTİRAZI YARGITAY’DA\n\nHaberturk’un haberine göre, duruşmalara katılmayan Alman yetkili makamları, bu aşamada Türk yargısının kararını uyguladı. Dava konusu 712 bin euroyu 19 Nisan 2013’te yatırdı. Aynı zamanda karar da temyiz edildi. Konu ile ilgili son sözü Yargıtay söyleyecek.\n\n
DERS OLSUN\n\nAynı zamanda hukukçu olan işadamı Hüseyin Cimşit, çalışanlarına hiç bir gerekçe göstermeden vize verilmediğini hatırlatarak, “Hiçbir ülkenin bu muameleyi yapma hakkı olamaz. Vize almadığım için ticari kayba uğradığımı gerekçe göstererek açtığım davanın başından beri Almanya resmi makamları bizi muhatap almadı. Diplomatik dokunulmazlık ve tebligatın usule aykırı yapıldığını öne sürdüler. Sonunda hukuk galip geldi. Seçkin bir okulun borcundan dolayı haczedilmesini kabul edemediler. Olay benim için yalnızca zararımın tazmini değildi. Amacım, AB üyesi hiçbir ülkenin Türk vatandaşlarına gerekçe göstermeden vize verme haklarının olmadığını göstermekti. AB üyesi ülkeler artık vize vermiyorsa neden vermediğini açıklamak durumunda kalacak” değerlendirmesinde bulundu.