Myanmar hükümetinin, son günlerde Arakanlı Müslümanları Bangladeş'e geçirecek teknelerin Naf Nehri'nin Myanmar kıyısına yanaşmasına izin vermemesi nedeniyle Arakanlı Müslümanlar sınır bölgelerinde çaresizce bekliyor.
Avrupa Rohingya Konseyi (ERC) Sözcüsü Dr. Anita Schug, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Myanmar ordusunun Arakanlı Müslümanların Bangladeş'e geçişini engellediğini belirterek, "Aynı zamanda köylerini de yakıyorlar. Bazı Arakanlı Müslümanlar aç oldukları için köylere girse de ordu onları vuruyor." dedi.
On binlerce Arakanlı Müslüman can güvenliği nedeniyle halen bölgeden uzaklaşmaya çalışıyor.
Myanmar'ın, son günlerde Arakanlı Müslümanları Bangladeş'e geçirecek teknelerin Naf Nehri'nin Myanmar kıyısına yanaşmasına izin vermediğine işaret ederek, "Bu nedenle birçok insan nehre atlıyor ve boğuluyor. Kalanlar da açlıktan ölme tehlikesiyle karşı karşıya." ifadelerini kullandı.
Yerel kaynaklar da sınır bölgelerinde binlerce insanın sıkışıp kaldığını, geceleri hayatları pahasına kaçak yollardan Bangladeş'e girdiğini aktardı.
Myanmar'dan kaçan siviller Naf nehri ya da deniz yoluyla Bangladeş'e geçmeye çalışıyor.
Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Arakanlı Mülteciler Acil Yardım Programı Sorumlusu İbrahim Carlos Clavijo, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bangladeş Dışişleri Bakanı Mahmud Ali'nin 2 Ekim'de başkent Dakka'da Myanmar Devlet Başkanlığı Genel Sekreteri U Kyaw Tint Swe ile görüştüğünü hatırlatarak, şunları kaydetti:
"Bizim duyduğumuz kadarıyla, şu an iki ülke bir şekilde anlaşmış. Bangladeş, 'artık o taraftan kimse bu tarafa gelmesin.' demiş. Bangladeş'in üzerinde çok fazla yük var ve sınırların açık kalması durumunda 100 bin kişi daha gelebilir. Bu yüzden Myanmar askeri, Bangladeş'e geçişlere izin vermiyor. Söylenen bu."
Arakan'dan yine de kaçak yollardan geçişlerin olduğuna işaret eden Clavijo, birçok kişinin sınır bölgesinde sıkışıp kaldığını dile getirdi.
Arakan halkına yönelik Türk yardım kuruluşlarının yaptığı çalışmalar, aralıksız sürüyor.
Clavijo, Myanmar'daki zulümden kaçarak Bangladeş'e sığınan Arakanlı Müslümanların kaldığı kamplara en çok yardım götüren ülkenin Türkiye olduğunun altını çizerek, "Eskiden biz bu kamplara geldiğimizde nereden geldiğimizi sorarlardı, şimdi direk 'Türkiye'den ne geldi?' diye soruyorlar." dedi.
TDV'nin Kutupalong-5 kampındaki 4 bin aileye branda, hasır, bambu, şemsiye ve battaniye dağıttığını, ayrıca burada çadırların kurulmasına yardım ettiğini vurgulayan Clavijo, "Öyle ki bizim kurduğumuz çadırların olduğu tepe 'Türk Tepesi' olarak adlandırılıyor." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin güçlü bir ülke olduğunun hem Bangladeş hükümeti hem de halkı tarafından sıkça dillendirildiğine dikkati çeken Clavijo, diğer hükümetlerin de ufak tefek yardım faaliyetleri olmasına rağmen Türkiye'nin bölgedeki en etkili ülke olduğunu vurguladı.
AA