Almanya'nın Köln kentinde yaşayan diş teknisyeni Alman Gregory Kibar, çok sevdiği Türk lokumu için Türkiye'den sipariş verdi. Lokumlar gümrüğe takılınca lokum yapımına kafayı taktı. Eşi Selma'nın da desteği ile iki yıl gece gündüz çalışan Gregory, ustalık belgesini almayı başarıp lokumcu dükkanı açtı.
NİŞASTAYI BEĞENMEDİ
Her lokumu beğenmeyen ve "Almanya'da yediğim lokumların çoğunda nişasta vardı. Türkiye'den sipariş verdim. Kaliteli lokum da gümrüğe takıldı. Üzerine ek maliyetler bindi" diyen Gregory Kibar, aylarca araştırma yaptığını, iki yılda 1,5 ton şekeri denemeler için kullanıp çöpe attığını anlattı.
USTALIK BELGESİ ALDI
İlk
kaliteli lokumu 8 aylık çalışma sonrası yaptığını anlatan Kibar, "Tam istediğim lezzeti iki yıl sonra yakaladım. Tüm paramızı lokumculuğu öğrenmeye harcadık. Ustalık belgesi olmadan imal edilemeyeceğini öğrendim. Almanya'da lokum ustası olmadığı için belge alırken zorlandım. Şimdi lokum ustası belgem var" dedi.
KENDİ FORMÜLÜNÜ KENDİ ÜRETTİ
Türkiye'deki lokum ustalarını araştırıp iletişime geçtiğini anlatan Kibar, "Ustalar yardımcı olmak istemeyince hırslandım. Lokumun yapılışı ile alakalı üniversite için hazırlanan metne ulaştım. Tarif 500 tonluk lokuma aitti. Matematiksel hesaplarla tarifi küçültüp evde deneylere başladım. Kısa sürede tencere ile yapılamayacağını anladım ve makine siparişi verdim" dedi.
İKİNCİ ADI ABDÜLHAMİT
Üç yaşındayken annesinin Rizeli bir Türk ile evlendiğini belirten Kibar, "Türk üvey babam beni nüfusuna kaydetti ve Abdülhamit ismini verdi. Ben de Almanya'nın Karadeniz bölgesinden Köln'e yerleştim. Selma ile evlendim" diye hayatını anlattı.
İbrahim TAŞ / KÖLN